‘İdlib ikiye bölündü'

6 Mart 2020
‘İdlib ikiye bölündü'

Türkiye ve Rusya arasında dün Moskova’da varılan anlaşmayla İdlib’de ateşkes ilan edildi. Ateşkes antlaşmasıyla Erdoğan iddialarından geri adım atmış görünüyor.

PoliTez-Açıklamada ''Taraflar, terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul etti.'' cümlesi geri adım atmanın önemli bir işareti. Bundan sonra Erdoğan rejimi cihatçı teröristleri desteklemesi zora girmiş olacak. AKP'nin terörist görmediği HTŞ (El Nusra) de bu kapsama girmiş oluyor. Dolaysıyla ateşkes devletler arasında vukubulmuş oluyor. En azından Rusya ve Suriye islamcı teröristlere karşı savaşı sürdürecek.

Yine Erdoğan rejiminin Suriye Arap Cumhuriyeti yerine 'rejim' ifadesini kullanmasından vazgeçmesi de dikkat çekiyor. Protokelde bir kaç kez Suriye Arap Cumhuriyeti geçiyor. Suriye ordusu gözlem noktalarının gerisine çekilecekti, çekilmedi.. 30 km derinliğnde bir koridor oluşturma amacı suya düştü.

Suriye ordusunun son iki ayda girdiği yerlerde kontrolün Suriye’de kalacağının Türkiye tarafından da kabul edildiği anlaşılıyor. Buna M-5 otoyolu da dahil. Dahası M-4 otoyolu da açılacak. Otoyolun iki tarafından 6 km’lik güvenli alan oluşturulacak. Burada Suriye’nin yüzünü ekşiterek kabullenmek durumunda kalacağı nokta M-4’ün Türk-Rus gözetiminde kalacak olması. 

29 Şubat’ta kadar Suriye ordusu eski ateşkes sınırlarına dönmezse Türkiye’nin gereğini yapacağı büyük bir ihtardı. Sahada Serakıp’ın alınması bu ihtarın yerine getirilmesine yönelik ilk adımdı. Ama daha Erdoğan Moskova’ya gitmeden Rusya’nın hava desteği ile Suriye ordusu Serakıp’a yeniden girdi. İlçeye hava savunma sistemi yerleştirildi ve Rusya Askeri Polisinin bölgede konuşlanacağı açıklandı. Antlaşmayla da Suriye ordusunun elde ettiği kazanımları tanımış oldu.

Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu anlaşmayı 7 maddede Cumhuriyet'e değerlendirdi.

1- Türkiye ile Rusya arasındaki çatışma engellenmiştir ve bu çok önemlidir. Ateşkesin ruhunda bu var aslında. 

2- Suriye yönetimiyle çatışma altını çiziyorum, “kısa bir süreliğine” ertelendi. Çünkü, taraflar herhangi bir saldırı olduğunda meşru müdafaa hakkını saklı tutar ibaresi var. İdlib coğrafyası provokatörlerin kol gezdiği bir coğrafya. Oradaki terörist grupların provokasyonu ve diğer nedenlerle yakın zamanda Türkiye ve Suriye yönetiminin o bölgede çok sert, şiddetli bir sıcak temas olmasa bile hava savunma sistemlerinin, tankların tahrip edilmesi, uçağın düşürülmesi gibi bazı çatışma emarelerini görme ihtimalimiz çok yüksek. 

3- Bu ateşkesle İdlib ikiye bölünmüştür. Lazkiye ile Halep arasındaki stratejik önemdeki M-4 karayolunun güneyinde 6 kilometre, kuzeyinde 6 kilometre güvenli bölge oluşturuluyor. Bu güvenli bölgenin oluşturulması da çok zor olacaktır. En doğuda Orta Asya’dan, Çin’den gelen Türkistan İslam Partisi gibi savaşçılık yönü çok gelişmiş, BM tarafından listeye alınan terör örgütleri var. Bunlar M-4 karayolunun güneyinde ve kuzeyinde kuvvetli. O yüzden bu güvenli bölgenin oluşturulmasının kolay olmayacağını, uzun zaman alacağını, burada bazı çatışmalar olacağını düşünüyorum. İdlib aslında M-4 karayolunun güneyi ve kuzeyi şeklinde ikiye bölündü diyebiliriz. 

4- Önemli konu; 00.01 faaliyetler durdurulacak. Tüm faaliyetler mevcut hatta durdurulması; intikal, kara, hava durdurulacak demek. Herkes olduğu yerde kalacak. 2018 Soçi Mutabakatı’nda yer alan maddeye göre; Suriye ordusu gözlem noktalarının gerisine çekilecekti, bu gerçekleşmemiş oluyor. Bununla beraber Türkiye de herhangi bir birlik çekmiyor. Takviye ettiği güçlü unsurlar İdlib’in içinde kalacak. 

‘PROVOKASYON OLABİLİR’

5- Türkiye ve Rusya arasında devriye faaliyeti önemli. M-4 karayolunda olacak, yani Serakib’den güneye geliyoruz, M-4 karayolu üzerinde iki ülke birlikte devriye faaliyeti gerçekleştirecek. Bu ateşkesin kontrolü açısından önemlidir. 

6- Uzun sürecek bir ateşkes anlaşması değildir. Putin, BM tarafından terör örgütü listesinde bulunan terör örgütlerine karşı mücadelemiz sürecek dedi. Böyle dediğine göre HTŞ ve diğer terör örgütlerine yönelik operasyon devam edecek demektir. O terör örgütleri de çeşitli provokasyonlara açık oldukları için bu bölgeyi tekrar ateş çemberi içine alabilirler. 

7- Bu ateşkes anlaşması, ABD’nin hoşuna gitmemiştir, ilerideki süreçte ABD, HTŞ’yi terör örgütü listesinden çıkaracaktır. BM nezdinde de çıkarma girişiminde bulunacaklardır. Ondan sonra nasıl PKK/PYD’ye açık yardım yapıyorlarsa buraya da yapıp çatışmasını sağlayacaklardır. 

Taraflar, terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul etti.

Taraflar, Suriye ihtilafının askeri çözümünün olamayacağının ve ihtilafın yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde, BM kolaylaştırıcılığında BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğinin altını çizdi.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…