İnsanın yarattığı kirlilik her yıl 9 milyon kişiyi öldürüyor

20 Ekim 2017
İnsanın yarattığı kirlilik her yıl 9 milyon kişiyi öldürüyor

Lancet Kirlilik ve Sağlık Komisyonu tarafından yayınlanan yeni bir çalışmada zehirli hava, su, toprak ve çalışma alanlarının yılda en az 9 milyon kişinin yaşamını yitirmesine yol açtığı ve trilyonlarca dolara mal olduğu aktarıldı.

Bugüne kadar bu alanda yapılmış en kapsamlı küresel analiz olma niteliğini taşıyan rapor, aynı zamanda bu ‘kriz’in, toplumların hayatta kalabilmesini tehdit ettiği konusunda da uyarı niteliğinde.

Hastalıklardan yaşamını yitiren her altı insandan birinin hayatını kaybetmesinin nedeninin zehirli hava, su, toprak veya çalışma alanlarının olduğunu ortaya koyan araştırmada, çevre kirliliğine yol açan maddelerin etkileri ile ilgili yeterli bilgi olmamasından dolayı yaşamını yitirenlerin sayısının 9 milyonun çok üzerinde olabileceği ifade edildi.

Kirlilik tüm dünyayı etkiliyor

Öte yandan, kirlilikten dolayı hayatını kaybedenlerin sayısının AIDS, sıtma ve tüberkülozdan yaşamını yitirenlerin 3 katı olduğu aktarıldı.

Guardian‘ın haberine göre ölümlerin çoğu Hindistan, Çad ve Madagascar gibi yoksul ülkelerde gerçekleşirken, varlıklı ülkelerde de durum çok iç açıcı değil.

Ekonomi anlamında dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alan Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya, kirliliğin ‘modern’ türlerinden (fosil yakıtlardan dolayı ortaya çıkan hava kirliliği ve kimsayal kirlilk) dolayı yaşamını yitirenlerin bulunduğu listede ilk 10 ülke arasında.

Yine de bilim insanları, ‘gelişmiş’ ülkelerde kirliliğe karşı büyük ilerlemeler kaydedildiğini belirterek, “Siyasi irade olması durumunda kirliliğe karşı yürütülen savaş kazanılabilir” yorumunda bulundu.

Kirlilikten dolayı yaşamını yitirenlerin sayısı 9 milyonun çok üzerinde

Kirlilik ve Sağlık Komisyonu yazarlarına göre kirlilik, Anthropocene çağda (İnsanların ‘domine’ ettiği çağ) karşılaşılan en büyük varoluşsal zorluk.

Yayınlanan araştırmada bu zorluk; “Kirlilik, Dünya’nın destek sistemlerinin dengesini tehlikeye atıyor ve insan toplumlarının hayatta kalmayı sürdürmesini tehdit ediyor” ifadeleriyle anlatıldı.

Icahn Tıp Okulu’ndan Profesör Philip Landrigan, Dünya üzerindeki kirliliği şöyle değerlendirdi:

Her yıl 9 milyon kişinin ölmesiyle, Dünya’nın taşıyabileceği kirliliğin sınırlarını zorluyor olabilmemizden korkuyorum.

Konuya ilişkin örneği Güneydoğu Asya’dan veren Landrigan, bu bölgedeki hava kirliliğinden dolayı yaşamını yitirenlerin sayısının 2050 yılına kadar iki kat artabileceğini ifade etti.

Araştırmada başka bir dikkat çeken nokta ise veri eksikliğinden ötürü birçok zehirli metal ve kimyasal yapılan çalışmada ele alınmaması.

Bilim insanları, kirlilik ve kötü sağlık arasındaki bağlantıyı hala açıklığa kavuşturmaya çalışıyor; hava kirliliği ile demans, diyabet ve böbrek hastalığı ilişkisini inceliyor.

Kirliliğin ekonomik boyutu

Araştırmaya göre kirliliğin yol açtığı refah kaybının maddi boyutu da çok yüksek.

Landrigan’a göre ülke ekonomilerinin üzerinde oldukça ağır bir yük oluşturan refah kaybı 4 buçuk trilyon doların da üstünde.

Raporda öne çıkan kirlilik türleri

Dünya Sağlık Örgütü ve diğer örgütlerden alınan verilerle düzenlenen raporda, kirlilikten dolayı insanların yaşamını yitirmesinin en büyük nedeninin hava kirliliği olduğu ortaya çıkarıldı.

Çoğunlukla taşıtların ve endüstrinin neden olduğu dışarıdaki hava kirliliği yılda 4,5 milyon kişinin yaşamını yitirmesine neden olurken, kapalı mekanlarda oluşan hava kirliliğinden dolayı 2,9 milyon hayatını kaybediyor.

Ölüme yol açan başlıca diğer sorunlar ise su ve çalışma alanlarının kirliliği.

Su kirliliği yılda 1,8 milyon kişinin ölümüne yol açarken; pasif sigara içiciliği, toksin ve kanserojen maddelerden dolayı iş yerlerinde bir yıl içerisinde 800 bin kişi yaşamını yitiriyor.

Kirlilik kaynaklı ölümlerin yüzde 92’si ise yoksul ya da orta düzeyde gelire sahip ülkelerde yaşandı.

Kirliliğin nedeni insan faaliyetleri

Lancet’ten Dr. Richard Horton ve Dr. Pamela Das, kirliliğin yaşandığı yerlerle ve nedenleriyle ilgili şu bilgileri verdi:

Kirlilikten etkilenmeyen bir ülke yok. Kirliliğe; endüstrileşme, kentleşme ve küreselleşme de dahil olmak üzere insanların faaliyetleri yol açıyor. Komisyonun bulgularının ülke, devlet, bölge ve şehir düzeyinde kirliliğin öncelik olarak görülmesine yol açacağını umuyoruz. Bugünün ve yarının nesilleri, kirliliğin olmadığı bir dünyayı hak ediyor.

Landrigan, en büyük endişesinin ise dünyaya hali hazırda yayılmış yüzlerce endüstriyel kimyasal ve böcek ilacın etkilerinin bilinmemesi olduğunu ifade etti.

Landrigan şöyle konuştu:

Kimyasallara maruz kalan insanların zekasının gerilemesine, üreme faaliyetinin zarar görmesine veya bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabilecek bir olay yaratmış olmamızdan endişe ediyorum. Ancak maruz bırakılma ve bunun etkisi arasında herhangi bir bağ bulamadık; çünkü aradaki bağlantı göze çarpmıyor.

Son olarak Landrigan, kirlilik konusuna yeterince önem verilmediğinden bahsetti:

Kirlilik; iklim değişikliği, Aids veya sıtma kadar dikkat çekmedi. Bu, şu ana kadar dünyada hafife alınmış bir sağlık sorunu.

Kaynak: Karınca

 

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…