Chomsky'nin ağzından Türkiye'nin aydınları

Murat Balkır

25 Mayıs 2011

Noam Chomsky'ye 5 Nisan'da verdiği röportajda Chris Hedges'in "Aydınların ihaneti" adlı kitabındaki, artık aydınların halkın vicdani olamadıkları çünkü çoğunun maddi veya politik çıkar peşinde oldukları görüşü hakkında ne düşündüğü soruluyor.

Chomsky cevabında aydın (ıntellectual) teriminin Dreyfuss olayından sonra ortaya çıktığını ve o zamandan beri hiçbir zaman, horlanan, kötülenen, hatta öldürülen ufak bir aydın kesimin dışında (Rosa Luxemburg, Bertrand Russel gibi) hepsinin zaten devlet yanlısı olduğunu söylüyor ve örnekler veriyor. Modern zamanlarda ise buna bir tek istisna olduğunu, bunun da Türkiye'nin Aydınları olduğunu gözlemlediğini söylüyor: "Türkiye bildiğim kadarıyla tek ülkedir ki önemli akademisyenleri, gazetecileri, basimcilari, sanatçıları ile geniş bir aydın kesim sadece devletin suçlarını eleştirip yermiyor, dahası sivil bir itaatsizlik içindeler ve devamlı cezalandirilmalarla karşı karşıyalar. Avrupa'ya geldiğimde, Türkler yeteri kadar medeni değil, toplumumuza entegre olamıyorlar filan diyenlere gülmek zorunda kalıyorum" diyor.

  Gerçekten de ABD'ye ilk geldiğimde muhafazakar aydın, sağcı aydın diye duyduğumda bu iki kelime birbirleriyle çelişiyor, hem aydın hem muhafazakar veya sağcı nasıl olunur ki diye sormuştum kendime. Zamanla, çoğunun öyle olduğuna şahit oldum. Sol'da gözüken Nobel ekonomi ödüllü Paul Krugman bile Enron'un danışmanlığını yapmıştı. 11 Eylülden sonra milyonları bulan savaş karşıtı gösterilere rağmen ırak savaşına karşı duran pek aydın yoktu. Karşı duran Phil Donahue, Bill Maher, Peter Arnett gibi bir iki televizyoncu da Amerikan karşıtı hainler diye damgalanarak işten atılmıştı. ABD, sol gözüken, fakat devletin ana arter politikalarını değiştirmeyecek konularda oldukça özgürlükçü davranır. Kürtaj, homofobi, yaratılış teorisi, ölüm cezası gibi konularda negatif eleştirilere pek baskı getirmez ama iş ABD'nin yüksek çıkarlarını ilgilendiren konulara gelince (petrol savaşları gibi) orda baskı başlar, hem de bu baskı dolaylı olur ki demokrat çehre zarar görmesin. işte o noktada aydınlar topyekün devlet yanlısı propagandaya başlarlar. Uymayanlar yukarıda belirttiğim gibi sistem dışına itilirler.

Ne yazık ki buna benzer bir süreç Türkiye'de de işlemeye başladı. Bir takım liberal demokrat aydınlar din soslu iktidarla çok mutlu bir ilişki içerisine girdi. Özgürlükçü gozukurlerken, iktidarla ters düşenler olursa, savundukları kesimleri bile top ateşine tutuyor, hemen iktidarın kanatları altına koşuyorlar. Alevilerin, Kürtlerin ve diğer azınlıkların haklarını iktidarın izin verdiği kadar savunurlarken, iznin dışına çıkıldığında savundukları bu grupları hemen ergenekoncu ilan edebiliyorlar. Umarız iktidarlarla sarmaş dolaş olan bu aydın kesim su anda olduğu gibi azınlıkta kalmaya devam eder ve Chomsky'nin bahsettiği gerçek aydınlar ülkemizin gözakı olmaya devam eder.

Murat Balkır

Yazarın Dİğer Yazıları

  1. Yeni papa neden ayak yikadi?
    ARALARINDA MÜSLÜMAN OLAN MAHKUMLARIN AYAKLARINI ÖPMEK ZAYIFLAYAN PRESTIJİ YÜKSELTECEK Mİ? Guardian gazetesinde yeni Papa'nın Arjantin faşist cuntasının yanında durduğunu hatta hamile tutukluların çocuklarının anneleri doğumdan sonra helikopterlerden denize atılarak öldürüldüğünde…
  2. ABD'de dehşetengiz hapishane endüstrisi
    Ne kadar çok tutuklu o kadar çok kar! 1980lerden sonra büyük şirketler hapishanelerden yüksek karlar edilebileceğini keşfetti. Dünyadaki toplam tutuklu sayısının yüzde yirmibeşi bu ülkede. Dünya nüfusunun sadece yüzde beşi ABD'de yaşıyor ama…
  3. ABD'de Rudy Efsanesi, Kürtaj ve Suç
      ABD'de ve Avrupa'da hala Giuliani efsanesine inanılıyor. Acaba suç oranlarının düşmesi Giulanı'nın polisiye tedbirleri ile mi yoksa kurtajın serbest bırakılmasıyla mı ilgiliydi? Rudy Giuliani 1994-2001 arası NewYork belediye başkanıydı.…
  4. Umutsuzluğa düşmenin anlamı yok!
    Seçimlerin üstünden soğukkanlı bir analiz yapılabilecek kadar zaman geçti. Epey yazıldı çizildi. Sonuç sol açısından nasıl gözüküyor, şimdi irdeleme zamanı. Öncelikle Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP), sosyalist çevrelerin desteklediği bağımsız…
  5. Heykel ve Ilkel
    Heykel ve Ilkel
    31 Mayıs 2011
    Can Yucel'in Datca'da mermer mezarini yapan yontucu Mehmet Aksoy'un Kars'ta yapmakta oldugu heykel, basbakan "ucube" dedi diye yikiliyor. Medya yikim basladiktan sonra birkac gun sesini cikardi sonra konu kapanmis gibi…

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…