Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Kobane, ABD'nin, Türkiye ile Kürtler arasında arabuluculuk yapmasını kabul ettiklerini açıkladı.
Fransız Le Figaro Gazetesi'ne konuşan Kobane, bölgedeki önceliklerinin artık cezaevlerinde tutulan IŞİD'liler olmadığını söyledi. ABD'nin bölgeden çekilme kararının 'hayal kırıklığı' yarattığını belirten Kobane, ABD'nin arabuluculuğu ile ilgili, ""Amerikalıların, Türklerle aramızda arabuluculuk yapma önerisini kabul ediyoruz. Amerikalılardan, Türkiye tarafından başlatılan savaşa son verilmesini sağlamaları talebinde bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
ABD ile ilgili yaşadıkları hayal kırıklığını ise, "Savaş sona ermezse ABD tarafından ihanete uğradığımızı düşüneceğiz. Şimdilik hayal kırıklığı yaşıyoruz. Bizim gözümüzde Amerikalıların itibarı zedelendi" sözleriyle ortaya koyan Kobane, Şam yönetimiyle irtibat halinde olup olmadıklarına dair de, "Tüm dünyayla bağlantılarımız var, Suriye Dışişleri Bakanı bizimle görüşmek istemediğini söylüyor ama sürekli iletişim halindeyiz" dedi.
Tel Abyad ve Serekaniye'deki durumla ilgili ise, Kobane, "Türkler daha önce savaştıkları IŞİD ve El Nusra örgütü mensuplarının oluşturduğu aşırı grupların yardımıyla hareket ediyor. (...) Tel Abyad ve Resulayn işgal edilmedi ama Türklerin saldırısı altında. Bu saldırılar nedeniyle çok sayıda sivil ve savaşçı hayatını kaybetti. Türkiye ayrıca, Kamışlı, Amude, Ayn İssa, Kobani ve Derik'i de vurdu" diye konuştu.
Kobane'nin açıkmalarının satır başları şöyle:
"Tüm dünyayla bağlantımız var. Amerikalılar bu savaşı sonlandırmayı başaramazsa, başka alternatifler aramak durumunda kalacağız. Ama Suriye Dışişleri Bakanı bizimle görüşmek istemediğini söyleyince Suriye rejimi de manevralar yapıyor. Şam bize acı çektirmek ister gibi davranıyor ama biz her zaman onlarla iletişim halindeyiz."
Kuzey Suriye'nin uçuşa yasak bölge ilan edilmesini isteyen Kobane, "Hava sahası uçuşa kapanmazsa Türkler havadan bize saldırmaya devam edecek, kadınlarımız ve çocuklarımız Türklerin saldırılarında hayatlarını kaybedecek. Yoksa savaş çok uzun ve ağır olacak ve bizler katledileceğiz" dedi.
'Bazı isyanları bastırdık'
IŞİD'li tutuklarının bulunduğu cezaevlerinin durumu Suriye'nin kuzeydoğusuna başlatılan operasyondan sonra çok tartışılan bir konu olmuştu.
ABD Başkanı Donald Trump, "IŞİD'lilerin sorumluluğu artık Türkiye'de" demiş, daha sonra SDG'den yapılan açıklamada da, "IŞİD'le mücadeleye ara veriyoruz" denilmişti.
Le Figaro'nun cezaevlerindeki yabancı IŞİD'lilerin durumuyla ilgili sorusuna Mazlum Kobani şu yanıtı verdi:
"Yabancı cihatçıların tutulduğu cezaevlerinin korunması artık bizim önceliğimiz değil. Bizim şimdi asıl önceliğimiz kendi halkımızı korumak. Şimdiye kadar cezaevleriyle ilgili bir sorun yaşamadık. Ama savaş ağırlaşırsa bu cezaevlerinde neler olabileceğini bilemem.
"Son birkaç günde bazı cihatçıların tutulduğu cezaevlerinde çıkan isyanları bastırdık. Perşembe günü Türkler Seykan yakınlarında, cihatçıların ailelerinin ve sivillerin bulunduğu Mabruka kampını vurdu.. Bu bazı cihatçıların ve ailelerinin kaçmasına neden oldu."
Suriye Demokratik Güçleri'nin, ana gövdesini Suriyeli Kürt militanlar oluştursa da bileşenleri arasında Arap ve Hristiyan savaşçılar da var.
Le Figaro'nun son olarak sorduğu, "Araplar da Türklere ve Suriyeli muhaliflere karşı savaşıyor mu?" sorusuna Mazlum Kobani, "Arap bileşenlerin bizim saflarımızda savaşmadığını söylemek doğru olmaz. Rakka ve Deyr ez Zor'daki tugaylar bize insan gücüyle destek oldu, birlikler gönderdi. SDF'nin tüm bileşenleri Türklerin saldırısına karşı savaşıyor."
