Ucuz sebzenin faturası da seçim sonrasında halka kesilecek!

13 Şubat 2019
Ucuz sebzenin faturası da seçim sonrasında halka kesilecek!

Belediyeler tarafından gerçekleştirilen tanzim satış noktalarında 10 sebzenin satış fiyatı, üretim fiyatının da altında. Ürünleri tanzim satış noktalarına getiren Tarım Kredi, sebzeyi doğrudan üreticiden değil tedarikçiden alıyor ve fatura yerine müstahsil makbuzu kesiliyor. 

Tanzim satışlarının başlayacağını ilk Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak duyurdu. Albayrak, “Belediyelerin uygun fiyatla tanzim satış yerleri kuracağını” açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tanzim satış noktalarında sadece yaş sebze, meyvenin değil, temizlik ürünlerinin de satılacağını söyledi.

Uygulama Ankara ve İstanbul’da başladı. İstanbul’da 50 tanzim satış noktası kurulduğu açıklandı. 2018 resmi rakamlarına göre İstanbul’un nüfusu 15 milyon. Yani her tanzim satış noktasına ortalama 300 bin insan düşüyor.

Sözcü Gazetesi’nden Nuray Tarhan’ın haberine göre, ürünleri tanzim satış noktalarına getiren Tarım Kredi, sebzeyi doğrudan üreticiden değil tedarikçiden alıyor ve fatura yerine müstahsil makbuzu kesiliyor. Bu nedenle de, satılan kimi ürünlerin fiyatı üretim maliyetinin de altında kalıyor ve arada bir zarar doğuyor.

Bu zararın kime fatura edileceği ise soru işareti.

Habere göre, İstanbul ve Ankara’daki 65 tanzim satış noktasında satılan 10 ürünün altısı sera çıkış fiyatının altında, dördü de nakliye maliyetini bile karşılamayacak kadar düşük bir fiyat farkıyla halka satılıyor.

Serada 4.90 lira olan patlıcan, yüzde iki stopaj ve yüzde 1.44 oranındaki KDV’den sonra 5.5 liraya çıksa da, tanzim satış noktalarında 4.5 liraya satılıyor. Biberde de durum farklı değil. Seradan kilosu 8.86 liraya çıkan biber, halden 10 liraya çıkıyor ancak yine tanzim satışta altı liraya satılıyor.

Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Doğan, ürünlerin tedarikçi firmalardan Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından fatura yerine müstahsil makbuzuyla alınarak direkt üreticiden alınıyormuş gibi gösterildiğini söyledi.

Paketleme masrafını da bu şirketlerin ödediğini ifade eden Doğan, personel gideri hariç, Antalya’dan İstanbul’a sırf nakliyede kilo başına 50 kuruşla 1 lira arasında maliyet bulunduğuna dikkat çekti.

Arada oluşan zararı, belediyenin mi yoksa Tarım Kredi Kooperatiflerinin mi karşıladığını bilmediğini ifade eden Doğan, Tarım Kredi Kooperatifleri’ne yazdırılan zararın çiftçiye destek olarak verilmesi halinde sebze fiyatlarının tanzim satışta satılanlardan daha düşük olacağını sözlerine ekledi.

Haberde dikkat çekilen bir diğer nokta da, tanzim satışla birlikte büyük marketlerin fiyatlarını aynı seviyeye çekmesinde hükümet desteği sözünün etkili olduğu iddiası.

Adını açıklamak istemeyen bir kaynak, “Bazı marketler çok baskı olunca mevsimi olmayan sebzeleri satmama kararı almıştı ancak bu kez fiyatları yarı yarıya düşürerek tanzim satışta satılanlara eşitlediler. Demek ki ya ucuza satıp zarar etmeyi göze alıyorlar ya da hükümet kendilerine bu konuda parasal destekte bulunuyor” dedi.

“Tanzim satışları enflasyonu gizleyemez” 

T24’e konuşun gazeteci–ekonomist Emin Çapa; “Tanzim satışın sürdürülebilmesi için büyük bir organizasyon lazım. Yani devlet ya ülke çapında örgütlü bir marketler zinciri kuracak ya da yerel yönetimler bunu yapacak. Bu da maliyet demek. Ben seçim sonrası biraz devam edip biter diye bekliyorum. Ben son dönem AKP politikalarına “sopalı liberal ekonomi” diyorum. Devletin manavla, pazarla rekabete girmesi durumun vehametini gösteriyor. Nohut, fasulye ve et ithalatıyla başlayan süreç samanla zirve yaptı. Ama bu sürdürülemiyor. Kur yüzünden ithalat da çok pahalı. Bu yüzden ihraç ettiğimiz domatesi devlet tanzim satışa koydu. Üretim planlaması olmadan bunların hiç biri kalıcı etki yaratmaz“ dedi.

Enflasyonun gıdada yüzde 30’un üzerinde olduğunu söyleyen Çapa’ya göre tanzim satışları enflasyonu gizleyemez. Ekonomik tabloyu da yorumlayan Çapa; “2002 krizi öncesine dönüyoruz. En sağlam yer olan bankacılığı riske atıyoruz. Ziraat Bankası yıllar sonra 2.3 milyar TL, Halkbank 1.3 milyar TL zarar açıkladı. Kamu bankaları zarar ettirilmemeli. Yap-işlet-devret sistemi ile yapılan çılgın projeler ülkenin altını oyuyor. Tanzim işi devam ederse aynısı olur” diye konuştu.

Tarım ve gıdanın piyasa mekanizmalarının insafına terk edilmemesi gerektiği belirten Çapa; “Türkiye pazarcı, manav ve kabzımallardan terör örgütü çıkarmayı başardı” ironisi yaptı.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…