Normalde, diktatörlü?ün güç kazanmas?na yarayan bu kadar büyük günahlar i?lemi?, buna kar??n hatalar?ndan ders alarak yeni bir mücadele program? ortaya koymayan bir yönetimin kurultayda de?i?mesi gerekirdi.. Ancak..
Bu ülkede Cumhuriyeti kuran parti CHP’nin kurultay? ya?and?..
‘Bu ülke’ dedi?imiz Türkiye’nin durumu ne? Ak?l ve bilimi referans alan insanlar için, bu referanslarla dü?ünüp de akl?n? Saraya kiralamayanlar için- ortada.. AKP-MHP ittifak? ülkeyi fa?ist bir diktatörlü?e götürüyor. OHAL rejimi ile bu diktatörlü?ü kal?c?la?t?rmaya çal???yor. T?pk? nazi iktidari gibi islamc? fa?izmi ülkede ve bölgede güçlendirmek için sava?a ba?vuruyor.
K?l?çdaro?lu’nun gelip dayand???m?z dedi?i Duvar bu..
Sovyetler Birli?inin çökü?ünden, dolay?s?yla, ’komünizm tehlikesi’ ortadan kalkt?ktan sonra önemini yitirmi? gibi görünen Türkiye’nin jeopolitik konumu son on y?lda daha çok önem arzetemeye ba?lad?. Çünkü Sovyetlerin içinden ç?kan Rusya yeniden toparlan?p kapitalist sistemin süper güçlerinden biri olmay? ba?ard?. ?ki süper gücün, ABD ve Rusya’n?n Ortado?u’da, ama özellikle Suriye üzerinde kristalize olan hegemonya mücadelesi, bölgesel güçlere, ?ran ve Türkiye’ye, bu iki güçten görece özerk davranma imkan? veriyor. ??te Saray diktatörlü?ü bunu her iki tarafa kar?? kullanma siyaseti izliyor. Kendi alt (vassal)-emperyalist (yeni-Osmanl?c?) emelleriyle ülkeyi sava?a sürüklüyor.
?çerde ‘yurtta bar??’, özellikle kürt sorununun çözümünde demokratik siyasetin terk edilerek MHP’nin ?rkç?-?oven ideolojisine göre ?ekillenen güvenlikçi-militarist yöntemlerle yok edildi. OHAL rejimiyle, bütün sivil toplum örgütüleri, sendikalar, dernekler, odalar ve siyasi partiler, gazeteciler, yazarlar, sanatç?lar bask? alt?nda. Bar?? istemek suç haline geldi. ?tiraz eden tutuklan?yor..
Fa?ist rejimin, Suriye’de cihatç?larla ittifak halinde, F?rat Kalkan? ve ‘Zeytin Dal? ‘harekatlar?yla islamc? cihatç?lara kol kanat germesi, bölgede bar???n hayat bulmas?n? engelliyor. Ba?ta ABD emperyalizminin liderli?i alt?nda Katar ve S.Arabistan ile birlikte örgütleyip donatt?klar? ?slamc? cihatç?larla Suriye’yi i?gal ederlerken, Rusya’n?n müdahalesiyle durum tersine döndü. ABD, 1500 insan?n can verdi?i Guta katliam?n?n as?l sorumlular?n?n Erdo?an rejiminin destekledi?i radikal islamc?lar ‘ (El Nusra) oldu?unu anlay?nca, hem Suriye’ye askeri müdahaleden vazgeçti hem de cihadç?larla i?birli?ine son verdi. Böylece, El Nusra’ya muhimmat sa?lad??? anla??lan Erdo?an rejimi ile de araya ad?m ad?m mesafe koydu.
Bu kez, Türkiye ile ili?kilerini NATO'yu zay?flatma stratejsi içinde götüren Rusya ile flört ederek, PYD/YPG’nin, PKK’nin uzant?s? oldu?u tezinden hareketle Kuzey Suriye ferderasyonunun cihadç? teröristlerle sava?arak koruduklar? topraklar?n?, Müslüman Karde?ler ve kafa kesen cihadç? terörisitlerin bile?kesinden, I??D’in kal?nt?lar?ndan olu?an ÖSO ile, ‘vatan s?n?rlar?n? terörizme kar?? savunma’yalan?yla i?gale giri?iyor.. ??gal El Bab'la ba?lad?, Afrin’le sürüyor. Türkiye toplumuna ‘PKK/KCK/PYD/YPG ve DEA?’ terörüne kar?? sava?mak zorunda olduklar? yalan?n? pompal?yorlar. San?rs?n?z ki, DEA? yani I??D, yani kürtleri çoluk çocuk katleden bu cihadç? örgüt de sayd?klar? di?er kürt örgütleriyle kolkala!
Amaç bellidir.. Suriye’nin kuzeyinde cihadç? bir uydu devleti kurmak, kurdurmak.. Tutar m? tutmaz m? ayr? mesele..
K?sacas?, bu iç ve d?? siyasetle yeni bir devlet-toplum sistemi kuruluyor. Bu sistemin kurucu ideolojisi, Rabia ve 9 ???k doktrininin evlili?i ile Osmanl? ümmetçili?i ve cumhuriyet milliyetçili?ini ba?da?t?ran bir yap?ya dayan?yor. Tamda ittifak?n müttefiklerini birle?tiren bir ideoloji. 9 ???k’?, ?oven-ulusalc?l???, ergenekoncular?, yani Perinçek’i, Kocasakal’?, Ba?bu?’u rabia’ya ba?l?yor. Bu ideolojiye uygun yeni resmi tarih yaz?m? ders kitaplar?na da sokuluyor; anlat? olarak, Dirili?-Ertu?rul, 1453, Payitaht Abdülhamit, Kut-ül Amare gibi Tv dizilerinde, filmlerde.. Toplumun bilinci ?ekillendiriliyor. ‘Atatürk’ü CHP’ye b?rakmayaca??z’ ?iar? ile, seküler/ laik bir toplum kurmak birincil amac? ve prati?i olan Mustafa Kemal’i, Meclis aç?l???n? dua ile açan, dindar Mustafa Kemal olarak temellük ediyorlar..
**
Bu ahval ve ?erait kar??s?nda dönelim CHP’ye..
Aç?kt?r ki, CHP’nin savunageldi?i, Atatürk’ün ‘yurtta bar?? dünyada bar??’ ilkesi yok art?k.. Okul kitaplar?ndan onun bar??la ilgili sözleri de ç?kart?ld?..
CHP, laf olsun diye bar?? demeyecekse, öncelikle, Erdo?an’?n ‘yurtta bask?c? dünyada sava?ç?’ ilkesiyle ba?latt??? Afrin harekat?n? desteklemekten vazgeçmelidir. Liderlik anlay???n?, siyaset yapma tarz?n?, tutumunu cesaretle ve kararl?l?kla de?i?tirmelidir. Halka güven vermek cesaretle ba?lar. Cesaret öncelikle hatalar?n kabul edilmesinde, özele?tiride kendini gösterir.. O zaman halk kitleleri sana inan?r.. O zaman o duvar’? y?kmakta ana bir dinamik olabilirsin..
Dokunulmazl?klar?n kald?r?lmas?na destek vermek hatalar?n en ba??nda geliyor. HDP’inin e? ba?kanlar?n?n, vekillerinin tutuklanmas?, belediye yönetimlerinin gaspedilmesi ile ülke bölünmeden mi kurtuldu? Demokrasiyi savunmak ad?na g?k demeyince, senin belediyelerine s?ra gelmedi mi?
Kürt sorununun demokratik yoldan çözümünü üstlenmemek, hem demokrasi hem de toplumsal bar???n yokedilmesine dolayl? ya da dolays?z olarak hizmet etmi? oldu?u a?ikard?r.. ?ovenizm toplumun k?lcal damarlar?na kadar ??r?nga edilmi?, bu da demokrasi ve özgürlüklerin kök salabilece?i zemini yok ediyor.
Bugün bu anlay?? Afrin i?galine, ''zorunluydu'' diyerek arka ç?kmakla sürdürülüyor..
Elbetteki bu hatan?n tarihsel kökenleri var. O yüzden, CHP sadece bu hatas?n? de?il, bunu do?uran 90 y?ll?k inkar zihniyetinden de kopmal?d?r.. Yeri geldi?inde Cumhuriyeti kuran parti olma s?fat?n? hat?rlatan bir parti yönetimi, 90 y?ll?k hatay? (inkar ve asimlasyonu) sürdürüyorsa, kendi ilkelerini, alt? oktan biri olan ‘devrimcilik’ ilkesini de inkar ediyor demektir. Statükocudur. Üstelik, demokrasi, özgürlük ve adalet söylemleri, Kürt sorununun çözümünü kapsamad?kça bo? laft?r.
Bugün kurultayda ‘kürt sorununu demokrasi ve özgürlükle çözce?iz' mesaj?n? vermek, sonuç bildirgesine koymak, bu sava? ortam?nda, anti-kürt propagandan?n, ?ovenizmin zirve yapt??? ko?ullarda elbetteki k?ymetlidir. Ancak Kürt halk?n?n özgürlük taleplerini kar??layacak somut bir program olmad?kça ‘o duvar?’ a?acak gücü de yaratamazs?n?z.
Erdo?an sürekli CHP’yi ''PKK’n?n meclisteki temsilcileriyle kolkolas?n'' diye suçlayarak, siyasal islama, fa?ist diktaya cepheden sald?ran bir program?n ortaya ç?kmas?ndan duydu?u korkuyu ortaya koyuyor. Korkusunu korkutarak dile getiriyor. Ama belliki CHP yönetimi, onun bu korkusunun ya fark?nda de?il, ya da i?ine öyle geliyor. T?pk? 16 Nisan referandumunun tart??mal? sonuçlar?na itiraz eden kitlelerin önünü keserek AKP’nin “YSK hilesi”ne göz yummas? gibi..
**
Tarihsel gerçek k?saca ?udur..
Kurtulu? sava?? Kürtlerle birlikte verilen bir sava?t?r. Erzurum kongresi, Sivas Kongresi, Amasya prokolleri, 1.Meclsin gizli tutanaklar? buna tan?kl?k eder. Mustafa Kemal, net bir ?ekilde Kürtlere (‘kürt nüfusun ekseriyet oldu?u yerlerde’) muhtariyeten (özerklik) söz eder..
Lozan antla?mas?ndan sonra, yani Türkiye’nin s?n?rlar? bir yönüyle emperyalizmle bilek güre?inin akabinde çizilince politika de?i?ti.. Emperyalizmin Kürt co?rafyas?n? dört parçaya bölmesi, kemalistleri Türkiye s?n?rlar? içindeki kürtleri asimile etme politikas?na yöneltti., Büyük ölçüde feodal ili?iklerin ve gericili?in boyunduru?unda olmalar?n? da bahane ederek, tekçi (tek etnisiteye dayal?) bir ulus-devlet in?a ettiler..
Daha sonra, kemalizmin ilerici bir yorumunu yapan ve bu yüzden kemalist sol’un ideologu olarak bilinen Do?an Avc?o?lu, 1966’da bu asimilasyon politikas?n? ele?tirdi. Bunu Mustafa Kemal’in devrim ve reformalar?n?, sahiplenerek, ama Kürtlerin inkar?na kar?? ç?karak yapt?.. Avc?o?lu, Yön dergisinde Kürt Meselesi ba?l?kl? yaz?s?nda ?öyle diyordu: ’’Hayli sert metotlarla uygulanan bu politika, mutlak bir entegrasyonu amaç edinmi?ti. Bir etnik grubun, dili ve kültürü unutturularak, hakim etnik grupla kayna?t?r?lmas? söz konusu idi. Ne var ki 40 y?ld?r uygulanan bu entegrasyon politikas?n?n ba?ar?l? oldu?unu, herhalde kimse iddia edemeyecektir. ‘’*
Bugün kemalist geçinenlerin neredeyse hiç biri kemalizmi, 1930-40’larda Avrupa’da egemen olan fa?izmden esinlenen Milli-?ef modelinden hareketle de?il, kurtulu? sava??ndaki ortak bilincin prizmas?ndan ele alan 60 y?l önceki yorumuna dahi yakla?amad?. Aksine ço?u, genel ba?kan aday aday? Ümit Kocasakal gibi, 1930’larda CHP Katib-i Umumisi Recep Peker’in** izinden giderek ?rkç?-?oven politikalar?n ?ampiyonlu?una soyundular. Ulusalc?l?klar?n? belirleyen tek ?ey var, hastal?kl? bir ?ekilde anti-kürt olmak..
‘Cumhuriyet için gerekirse demokrasi ve özgürlükler feda edilir’ akl?na dayal? bu anlay??, gerçekte kemalizme atfedilen devrimler ve reformlar ya da cumhuriyetin kazan?mlar?n?n tasfiyesinin gerekçesi oldu. ?slami hareket ve iktidar?yla bu kafayla mücadele edenler, keskin laikçiler ?imdi onun destekçileri oldular. Hem Cumhuriyet hem de varolan demokrasi ve laiklik tasfiye edildi. 1960’larda kurulan Parlamenter demokrasi, 12 mart ve 12 eylül darbeleriyle budand?, dayand???? anayasa ilga edildi; 20 Temmuz sivil darbesiyle de tabutuna çivi çak?ld?.
Böyle giderse, ba?ta CHP olmak üzere bütün muhalif partilerin yok edilece?i kesindir.
**
Sonuç olarak, normalde, diktatörlü?ün güç kazanmas?na yar?yan bu kadar büyük günahlar i?lemi?, buna kar??n hatalar?ndan ders alarak yeni bir mücadele program? ortaya koymayan bir yönetimin kurultayda de?i?mesi gerekirdi.. Ancak bunun da, daha önceden parti içinde yeni bir hareketin zuhur etmesine ba?l? oldu?unu kaydetmek gerekir. ‘Sol cesaret’ bildirgesi iyi güzel de, son dakika hamlesi.. Muharrem ?nce'ye gelince.. Kurultaydaki konu?mas?, dokunulmazl?klar?n kald?r?lmas? ile ilgili parti yönetimini ele?tirmesi ve bu çerçevde -çok yüzeysel de olsa- kürt sorununa de?inmesi elbette kayda de?er. Ancak genel ba?kanl??a ikinci kez aday olaca??n? son günlerde aç?klad?. Politik perspektifini de kamuoyu ile payla?mad?.. Sayek ve Cihaner gibi, hiç de?ilse bir bildirge yay?myalabilirdi.. Yani anamuhalefetin, kendi iç muhalefetinde de yetersizlik var..
??te bu nedenle CHP’deki sosyal demokratlar?n, solcular?n büyük bir sorumlulu?u var. Mücadeleyi sadece parti içinde, parti meclisinde de?il, kitlelerle, toplumsal dinamiklerle birlikte daha etkin bir ?ekilde sürdürmek.. Yönetimi tutarl?, cesur ve radikal bir muhalefet çizgisine zorlamak..
CHP, ya demokratik ve e?itlikçi bir cumhuriyetin kurulmas?nda öncü bir rol oynamay? vaad eden bir politik strateji geli?tirecek ya da fa?ist diktatörlü?ün i?ini kolayla?t?ran ?imdiki belirsiz, kaypak ve ürkek çizgisiyle kendi sonunu da getirecektir.
Tehlike ve imkan?n belirginle?ti?i bir e?ikte ba?ka yol yoktur.
Ya cumhuriyeti y?k?p siyasal islama teslim eden ?ovenist, yay?lmac?, i?galci fa?ist cepheye teslim olacak, ya da kurtulu? sava??ndaki gibi, bir ittifak politikas?n? hayata geçirerek demokratik halk cumhuriyetinin in?as?na kat?lacakt?r.. Çünkü, hem ülkede demokrasiyi kuracak, hem de bölgede bar???n yolunu açacak bu ittifakt?r.
———————————————
*Yön, Say? 194, 16 Aral?k 1966, bknz: /detail/endiseli-/947/kurt-meselesi-dogan-avcioglu
**CHP Genel Sekreteri (Katib-i Umumi). ?talya'daki Benito Mussolini ve Almanya'daki Adolf Hitler rejimlerine yak?n bir siyaseti savundu. 1936'da Fa?izmi incelemek üzere Ba?vekil ?smet ?nönü taraf?ndan ?talya'ya gönderildi. Dönü?ünde yazd??? TBMM üzerinde bir "Fa?ist Konsey" kurulmas?n? öngören raporu onaylay?p imzalamas? üzerine cumhurba?kan? Atatürk "Ba?vekil hazretleri anla??lan yorgunluktan, önüne gelen raporlar? okumadan imzal?yor!" dedi ve karar? reddetti. ?nönü bu de?erlendirmeye "Koskoca memleket rak? sofras?ndan m? idare edilecek?" diye yan?t verince aralar?nda gerginlik ç?kt?. Recep Peker, hemen ertesi gün CHP'nin "Katib-i Umumi"lik görevinden azledildi.
Yazarın Dİğer Yazıları
Fareler, Muktedirler ve Seçim
12 Mayıs 2023TİP’in kararı, HDP’nin Çengiz Çandar Tercihi
28 Nisan 2023Faşizm ve İç Savaş
30 Haziran 2022Devrimci durum ve Emek Cephesi
8 Kasım 2021Kurucu Meclis, Halk ittifakı ve HDP
23 Eylül 2021Mihri Belli’den kalan: Devrimin güncelliği
16 Ağustos 2021Güzel bir insan, kararlı bir devrimci: Şaban Ormanlar
13 Temmuz 2021Faşist MHP Kapatılmalıdır!
4 Temmuz 2021Finale Doğru
26 Nisan 2021Yeni-Osmanlı Galaksi İmparatorluğu:)
13 Şubat 2021Demokrasi Manifestosu, Geçici Hükümet’le Erdoğan’sız seçim!
11 Aralık 2020Seçimler Amerikan toplumundaki yarılmayı açığa çıkardı
11 Kasım 2020Egemen paradigmanın içindeki ‘Muhalefet’
3 Eylül 2020Devletin emperyalist siyaseti, faşizm ve Kürt sorunu
8 Temmuz 2020Dayanışma
21 Mayıs 2020AKP-MHP’li vekiller deyyusların ‘siyasi’ temsilcileri mi?
16 Nisan 2020Cumhuriyeti mi, tasfiyesini mi kutluyorsunuz!
31 Ekim 2019Marksist Devrimci olarak Mihri Belli
16 Ağustos 2019Cumhur ittifakı değil Cürüm ittifakı
13 Mayıs 2019İkili kriz: hem iktidar hem muhalefet
27 Şubat 2019