Emine ve Tayyip'in Harem Hayatı

Rahmi Yıldırım

16 Mart 2016
Emine ve Tayyip'in Harem Hayatı

''Kim ne derse desin, Emine Hanım laiklik mücahidesidir. Belli etmek istemiyor ama aslında Recep Tayyip de Emine gibi laikliğin yılmaz savunucusu.''

Emine Hanım da kim diye sormayın artık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi. Aslen Siirtli. İstanbul Zeynep Kâmil İlkokulu’nda öğrenime başlamış, ardından Mithat Paşa Akşam Sanat Okulu’na devam etmiş ama mezun olduğuna dair bir kayıt yok. Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde de mezun olduğundan söz edilmiyor. Lise ve üniversiteye adımını bile atmamış. İyi de etmiş!

İşte bu Emine Erdoğan, laiklik ve kadın hakları mücadelesinin çok önemli bir neferidir. Öyle ki, laiklik ve kadın hakları dendi mi akla ilk gelen kadınlardan çok daha etkili bir nefer.

Aklınız karışmasın. Emine Erdoğan laiklik ve kadın hakları mücadelesinin gizli mücahidesidir, gizli neferidir. Açıkça mücadele yürütse o kadar etkili olamayacağını bildiğinden, ne yapsın, O da mücadelesini gizli yürütüyor. Kılığıyla kıyafetiyle, çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmalarla laikliğin ve kadın haklarının ne denli elzem olduğu mesajını gizlice veriyor aslında!

***

Emine Erdoğan süslüman değildir!

Mesela kıyafeti. Emine Hanım mesture, yani örtülü, 15 yaşındayken örtünmüş. Ama nasıl örtünmüş! Kendisinin de çeşitli vesilelerle anlattığı üzere ağabeyi örtünmesini emrettiğinde intihar etmeyi bile düşünmüş ama etmemiş. İyi ki intihar etmemiş. Yoksa Türkiye, Emine Hanım gibi bir laiklik ve kadın hakları mücahidesinin eksikliğini çok ama çok duyardı!

Emine Hanım, örtünmesine örtünüyor ama tesettüre karşı gizli gizli direnmekten de geri durmuyor. Öyle ki, Başbakan ve Cumhurbaşkanı eşi olduktan sonra bile gizli direnişini sürdürüyor!

Evet evet, Emine Erdoğan, tesettüre karşı gizli direniş içinde. Dikkat edilirse, türbancı kızlardan çok farklı şekilde örtünüyor. Mesture kızlar Allah için tesettürü kendilerine yakıştırıyorlar. Öyle ki, başı açık kızlardan kadınlardan çok daha şık, güzel ve alımlı oluyorlar; süslüman yakıştırmasının hakkını veriyorlar. Ama Emine Hanım öyle değil. Yakıştırmıyor kendisine örtüyü. Hanımağa olduktan sonra tesettür modacıları (ve hatta Ertuğrul Özkök), Emine Hanım’ın kılık kıyafeti için neler yazmadılar neler. Bir Rahşan Ecevit’e benzetmedikleri kalmıştı. Ayşe Arman açık açık, “Emine Erdoğan fena halde rüküş” diye yazmıştı.

Bu söylenenler haksızlıktı, Emine Erdoğan’ın laiklik mücadelesinin gizli neferi olduğunu bilmemekten kaynaklanan aymazlıktı. Örtünmeye başladıktan sonra bile balık burcunun romantizmini bir sır gibi muhafaza eden Emine Hanım bilmez mi süslümanlar gibi giyinmeyi ya da giydiği elbiseyi üzerine yakıştırmayı. Bilmesine biliyor ama yakıştırmıyor işte. Tesettürü kendisine yakıştırmayarak mesaj veriyor. Nasıl bir mesaj? Şöyle bir mesaj: “Kızlar bana bakın, beni görün! Aklınızı başınıza toplayın! Zorla tesettüre girerseniz başınıza geçirilecek olan budur. Aklınız fikriniz bağlanır, erkeklere kuzu kuzu itaat edersiniz!”

*** 

Emine Hanım’ın Harem Günleri

Sadece kılığıyla kıyafetiyle mesaj vermiyor Emine Erdoğan; çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmaların her biriyle de kadın haklarının, laikliğin önemini vurguluyor!

Mesela 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde yaptığı konuşma. Osmanlı sarayındaki harem hayatını anlatmış, haremin hanedan mensupları için okul, kadınlar için “hayata hazırlandıkları” eğitim yuvası olduğunu anlatmış.

Bu konuşma üzerine bir kısım medyada ve sosyal medyada yazılanlar çizilenler ne kadar ayıp!

Yok Emine Erdoğan ilkokul bilgisiyle harem hayatını nereden biliyormuş, hareme yolu düşmüş de mi böyle konuşuyor filan...

Hakikaten ayıp! Emine Hanım’ın tahsil hayatı ilk mektepte kalmış olabilir. Ama azmetmiş açığını kapatmış, zahide ve abide bir kadın olmuş. Şimdi de ilmi ve imanıyla kadınları aydınlatıyor!

Emine Hanım’ın Osmanlı haremine ilişkin söyledikleri yüzde yüz doğru. Zira harem demek ev demek. Osmanlı haremi, Osmanlı hanedanının evi demek. Osmanlı haremi de, tarihteki pek çok muadilleri gibi, hanedan mensupları için bir okul. Veliahtlar, şehzadeler, sultanlar haremde ve bitişik okul Enderun’da eğitilerek devlet yönetmeye hazırlanıyorlar. Tabii bugün hanedanlık fiziken olmadığından Bilal oğlan elin İtalya’sından doktora tahsili yapmak zorunda kalıyor, ayrı mesele!

Tabii harem, hanedan mensuplarından ibaret değil. Onca hanedan mensubu şehzadenin, sultanın, damatların, gelinlerin, odalıkların, hasekinin, valide sultanın, padişahın hizmetini kim görecek? İşte harem dendiğinde asıl akla gelmesi gereken bu hizmetli takımı.

Osmanlı hareminde hizmetli takımı mevcudu 400-600 arasında değişmiş. Hizmetliler içinde kadınlar da var erkekler de. Hepsinin ortak statüsü köle olmaları.

Evet evet, erkekler köle, kadınlar cariye. Cariye demek, kadın köle demek. Cariyelik İslam’a aykırı bir şey değil. Savaş esiri erkek, kadın ve çocukları nasıl bir geleceğin beklediğini merak edenler, Kur’ân-ı Kerîm’in Enfal (Türkçesi Ganimet) suresine bakabilirler.

Bu bilgiler ışığında, Emine Erdoğan o tarihlerde mesela Balkanlar, Ukrayna, Macaristan, Kafkaslar, Kuzey Afrika gibi bir yerde dünyaya gelmiş olsa, Osmanlı haremine nasıl girerdi?

Tarihçi İlber Ortaylı’nın çok açık ifadesiyle, “Saraya gelen cariyeler ya Kırım Hanlığı atlılarının Ukrayna ve Polonya ovalarından toplayıp getirdiği esireler ya da Azak ve Kefe sancak beyi gibi görevlilerin satın alıp hediye ettikleri veya Akdeniz'deki Cezayir korsanlarının ele geçirdikleri güzellerdir.”

Emine hanedan mensubu olmadığına göre, hareme girmesinin tek yolu cariyeliktir. Bu yolda ilk eğitimini, Kırım Tatar hanları, Akıncı beyleri veya Akdeniz korsanlarına esir düştüğünde alırdı. Nasıl bir eğitim veya tecrübe olduğu tarih kitaplarında kayıtlıdır, tekrarından Hakk saklasın!

İlk tedrisatın devamında güzelliğine veya İstanbul esir pazarındaki endamına bağlı olarak haremağalarının eline düşerdi. Nihayet hareme adımını attığında kendisini bekleyen istikbal, sıradan hizmetli, en muteber rütbe olarak da padişahın, veliahttın veya diğer şehzadelerin odalığı olmaktır. Tabii saray hizmetlerinin nasıl yürütüleceği konusunda eğitilirdi. Yüzlerce cariye arasında Padişahın has odalığı, yani hasekisi olabilirse ne mutlu! Ama o da geçici. Padişah devrilirse o da devrilir, icabında kellesi koparılırdı. Bir şehzadenin odalığı olmak da kurtuluş olmazdı çoğu kez. O şehzade ile birlikte hapis hayatı yaşardı. Taht değişiminde şehzadesi padişah olamaz ise, şehzade ibrişim kementle boğulurken cariyesi de ayağına taş bağlanarak Sarayburnu açıklarında denize bırakılırdı...

Harem hayatının hanedan hizmetlisi cariye kadınlara sunduğu hayat böyle bir hayattı.

Peki Emine Hanım hayatın bu bölümünü niye anlatmadı?

E canım, lafın tamamı kime anlatılır!

***

Recep Tayyip’in Harem Hayatı

Köle erkeklerin hayatı da pek farklı değildi.

Mesela Recep Tayyip Erdoğan hareme nasıl intisap ederdi?

Osmanlı’nın hükümranlık alanında dünyaya gelmiş bir kara derili olsa, Recep Tayyip’in hareme nasıl intisap edeceği sorusunun yanıtı bellidir. Haremin hizmetli erkek personelinin ortak özelliği hadımlıktır. Recep Tayyip de örneğin Afrika coğrafyasında veya gayrimüslim coğrafyada esir düşse, önce hadım edilir, sonra da boyuna posuna yakışıklılığına bakılarak Osmanlı Sarayı’na sunulurdu. Sonrası Tayyip’in kıvraklığına göre kendiliğinden gelirdi. İmparatorluk bürokratlarının eğitildiği Enderun’a kabul edilirse, sadrazam bile olabilirdi.

Enderun’a kabul edilmek yerine hareme alınırsa, hiyerarşinin son basamağında Kızlar Ağası (Bab’üs-Sa’âde Ağası) olurdu. Derece olarak sadrazam ve şeyhülislamdan sonra gelirdi. Padişahın haremini korumak, harem için gerekli cariyeleri temin etmek, cariye ve hadımların terfi ve cezalandırma işlemlerini padişaha arz etmek gibi görevleri yerine getirirdi. Muhteşem Yüzyıl dizisindeki Sümbül Ağa gibi yani...

*** 

Bugüne gelecek olursak,

Belli etmek istemiyor ama aslında Recep Tayyip de Emine gibi laikliğin yılmaz savunucusu.

İktidarının ilk yıllarında belli etmiyordu, uçağında misafir ettiği gazetecilere şarap bile ikram ediyordu Recep Tayyip. Böyle yapmakla laikliğin ne denli kıymetli olduğunu anlatmak istiyordu. Ne ki ne laikler aldı bu mesajı ne de taşfırın Müslümanlar. Bu ahvalde Recep Tayyip ne yapsın? O da işi taşfırın İslamcılığa döktü ki, insanlar anlasın dini siyaset alet etmenin nasıl bir bela olduğunu.

İktidarının son yıllarında abarttıkça abarttı. Dolayısıyla hırsızlık yolsuzluk yobazlık katillik gırtlağa dayandı. Recep Tayyip engel olmadı hırsızlığın katilliğin gırtlağa dayanmasına; istedi ki, din siyasete alet edilirse, memleket akıl ve bilim yerine 1400 yıl önceki çöl bedevilerinin aklıyla yönetilirse ne hallere düşülür görülsün. Ama ahali mesajı almadı. Tayyip bir umut, hâlâ 1400 yıl öncenin aklıyla memleket yönetilemeyeceğini ispatlama derdinde!

Ah Tayyip ah!

Ah Emine ah!

Laikliğin ve demokrasinin ne kadar elzem olduğunu ispatlamak için kendinizi nasıl da paralıyorsunuz!

Vatan, millet ve ümmet size minnettardır!

Yazarın Dİğer Yazıları

  1. Can'ları Bağlıyorlar İtleri Salıyorlar
    ''Mevcut Cumhurbaşkanı, Anayasa’nın yorum gerektirmeyecek açık hükmüne, yani bir kimsenin en fazla iki kere seçilebileceği hükmüne karşın üçüncü kez aday oldu; şaibeli seçimle tekrar seçildi. Milletvekili seçilen Can Atalay da,…
  2. Vatan Haini Bile Sayılmamıştık
    Kaç haftadır çeşitli tarihsel kişiler üzerinden vatana ihanet tartışması yapılıyor ya. Tam 40 yıl önce vatana ihanetle suçlanmıştık. Hatta, vatan haini bile sayılmamıştık. Devir 12 Eylül faşizmi devriydi. Solcu yani…
  3. Askeri Faşizmden Dİnci Faşizme Cezaevleri
    ''Cezaevlerinde dünden bugüne, askeri faşizmden İslamcı faşizme, özde değişiklik yok. Hukuku vicdandan adaletten insandan bu denli uzaklaştırmak, İslamcı iktidara nasip oldu. Bir kere daha anlaşıldı ki, cehalet ve kötülük iktidarı,…
  4. 'Müslümanların Ahlakla İmtihanı'
    Prof. Dr. Hüseyin Çelik, İslam coğrafyasında ahlakın zerresinin kalmadığını, İslami Hayat Endeksi’ne göre dünyanın en iyi ülkelerinin Yeni Zelanda, İzlanda, Hollanda, Finlandiya, İsveç, Norveç, Kanada gibi ülkeler olduğunu; Türkiye’nin 100’üncü sırada…
  5. Müslümanların Ahlakla Bitmeyen İmtihanı
    AKP iktidarı döneminde memleket tarihte hiç olmadığı kadar Müslümanlaştı ama hayatın hemen her alanında o ölçüde yozlaştı çürüdü, yarım yamalak da olsa var olan aklını ahlakını yitirdi. Gün geçmiyor ki…
  6. Gazze İçin Timsah Gözyaşları
    ''Her şeye karşın İsrail destekçisi Batı ülkelerinde halklar İsrail’in gaddarlığını, hükümetlerinin İsrail’e desteğini protesto ediyorlar. Yahudi sermayeli şirketlerde işçiler greve gidiyor. Protesto gösterileri çoğu kez polis tarafından dağıtılıyor; “liberal demokrasi”…
  7. Kutlanacak Cumhuriyet Kaldımıki?
    Cumhuriyet, egemenliğin cumhura yani halka ait olduğu devlet biçimi demek. Böyle bir devlette halk, egemenliğini ya doğrudan ya da seçtiği temsilciler aracılığıyla kullanır. Bu yönetim tarzı demokrasi olarak adlandırılır. Yani…
  8. Firanvunlardan Netanyahu'ya ve Erdoğan'a
    ''Akıl ve tarih, ırkçı dinci ümmetçi milliyetçi politikaların ve politikacıların halklar arasında düşmanlık ve vahşet dışında bir sonuç üretmediğini, bu politikacıların pençesine düşen halkların gün yüzü görmediklerini, başka ulusları ezen…
  9. Dİnci Faşizmin Kabusu Gezi Direnişi
    Hapishaneden dışarıya adımını atmak, yani tahliye olmak, bir insanın yaşayabileceği en derin sevinç ve mutluluklardan biridir. Ancak yaşayanlar bilir. Ne var ki siyasi mahpuslar, bu sevinci doyasıya yaşayamazlar, mutlulukları yarım…
  10. Ordu gözbebeğimizdir!
    Ordu gözbebeğimizdir!
    28 Eylül 2023
    CHF ALLAHKULU’NU KURTLARIN ÖNÜNE ATTI: “Ordu milletimizin gözbebeğidir. Allahkulu Sezgin Bey’in sözleri şahsi görüşüdür, fırkamızı bağlamaz. Gözbebeğimiz şanlı ordumuzu töhmet altında bırakan ifadeleri kabul edilemez. Bu konu yetkili organlarımızda görüşülecektir.” Tayyiban…
  11. İslam Temizlik Diniyse Neden Ortalığı..?
     Söz temizliğe gelince, bizden temizi yoktur. İslam temizlik dinidir, Peygamber’in deyişiyle “Temizlik imanın yarısıdır, cennete ancak temiz olanlar girecektir.” Rivayet odur ki, Peygamber’in nasihatine uygun olarak atalarımız hamamda yıkanırdı, misvak kullanırdı,…
  12. Barış da Düşman Ceza Hukukunun Kurbanı
    ''Barış Pehlivan son yazısında, “Siyah kölelerin yargılandığı bir düzen bu. Beyaz olsaydım, zengin olsaydım, dalkavuk olsaydım içeride olmazdım” demiş.'' Okur yazar herkes Barış Pehlivan’ı bilir herhalde. Şahsen tanışmak kısmet olmadı; ben…
  13. İslami Magandalık
    İslami Magandalık
    15 Ağustos 2023
    ''Nazım’dan bu yana değişen sadece lümpenleşme ve magandalaşmanın İslam ile ambalajlanması oldu. İslami lümpenleşmenin ve magandalaşmanın en acı sonucu kadınlara, çocuklara ve doğaya yönelik saldırganlıktır ki, ne yazılsa eksik kalır'' “Türkiye…
  14. Maganda Politik
    Maganda Politik
    7 Ağustos 2023
    ''Zaten doğru düzgün bir feodalizm yaşamadığımız gibi hızlandırılmış alaturka-arabesk lümpen (ve dahi artık abdestli) kapitalizmle birlikte kültürel doku çürüdü; kitabına uygun bir burjuva-proleter ayrışması olmadı; değer yargıları alt üst oldu; magandalık…
  15. Mizah Bahçelerindeki Sararmanın Hüznü
     Mizah, alışılmış sıradan hayata ve olağan düşünceye kurulan tuzaklarla gülümsetmek, gülümsetirken düşündürmek demek. Tuzağın temel malzemesi zıtlıklardır, talihsiz rastlantılardır. Ancak, herkesin gözü önünde cereyan eden bir zıtlığı kopyalayıp temsil etmek…
  16. Halkçı Hayal Kırıklığı
    ''CHP yanlısı medyada da durum farklı değil. Kılıçdaroğlu’nun başını istemeyen kanal ya da köşe yazarı yok gibi. CHP genel başkanlığından istifa etmedi diye neler neler demiyorlar Bay Kemal için. “Haysiyetsiz”,…
  17. Şu Zalim Zamcının Ettiği İşler
    ''Vergiyi ve fiyatları tayin eden Allah olunca, imanı kuvvetli emekçiye şükretmekten başka bir şey kalmıyor. Oysa, imanı kuvvetli emekçi, merkezin solunda sayılan Ecevit’i bir kalemde silip atmıştı. Hatta Demirel bile,…
  18. Tayyip NATO'yu Dİze Getirdi!
    ''1950’lerde Başbakan Adnan Menderes’in Amerika gezisini izleyen Anadolu Ajansı Genel Müdürü’nün haberi(!)  “dalkavukluk başyapıtı” olarak basın tarihine geçmiştir. Genel Müdür’ün yazdığına göre Menderes Amerikalıları öyle etkilemişti ki, “Amerikalılar 'Allahım, bize neden böyle…
  19. Osmanlı Nasıl Savaşıyordu, Rus Nasıl Savaşıyor?
    ''Wagner, ezici çoğunlukla, savaşmak üzere cezaevlerinden salıverilen mahkumlardan oluşuyor. Kurucusu Yevgeniy Prigojin Sovyet döneminde gasp ve hırsızlık suçundan 10 yıl hapis yatmış. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra sosisli sandviç satışıyla yola…
  20. Merdan'a Namerdan Hukuk
    Merdan'a Namerdan Hukuk
    4 Temmuz 2023
    ''Merdan Yanardağ, düşman ceza hukukunun son kurbanı olarak tutsak edildi. Tutuklamanın resmi gerekçesi “terör örgütü propagandası yapmak” diye açıklansa da biliniyor ki Merdan, Cumhur İttifakı iktidarının Abdullah Öcalan ile yeniden…

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…