Demirel'i Nasıl bilirdim?

Rahmi Yıldırım

19 Haziran 2015
Demirel'i  Nasıl bilirdim?

'ÇORUMU BIRAKIN, FATSAYA BAKIN' --Gazeteciler katledilirken Demirel “Onlar gazeteci kılığına girmiş militanlar, birbirlerini öldürüyorlar” diyordu ki, bugün hapse attırdığı gazeteciler için “Onlar gazetecilik faaliyetinden tutuklanmadılar” diye takla atan muktedir ilhamını Demirel’den alıyordu.

Hemen söyleyeyim, iyi bilmezdim. Benim nazarımda cehenneme kadar yol göstermek için çok günahı vardır. Tam 43 yıl önce Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan hakkındaki idam kararlarının Meclis’te görüşüldüğü gün, Meclis’in en kalabalık grubunun lideri olarak iki elini de “evet” için kaldırarak arka sıralara dönmesi ve partili vekillerin de evet demesini sağlaması, tek başına cehenneme kadar yol göstermek için yeterlidir. Cellâtlık, yağlı ipi boynuna geçirip sehpayı tekmelemekten ibaret değildir.

Demirel deyince aklıma gelen ikinci günahı, Kahramanmaraş katliamı sırasında söylediği bir cümledir. Kahramanmaraş’ta 1978 yılının son ayında meydana gelen olay, merkez medyanın sunduğu gibi Alevi/Sünni kavgası değildi. Dönemin sağcı medyasının amiral gemisi Tercüman’ın ilk gün vurguladığı gibi “Asil kısrağın sabrının taşması ve şahlanması” idi. Asil kısraktan kasıt, Türk/Müslüman/Sünni kitleydi. Olan biten, aylarca hazırlığı yapılan bir katliamdan ibaretti aslında. Katliamın ardından açılan davada üç müdahil avukat, katliamın perde arkasını aydınlatmaya çalışırken peş peşe öldürüldüler. Hatırladığım kadarıyla avukatlar öldürülürken Demirel Başbakan idi ve ne zaman adı anılsa aklıma gelen o cümleyi sarf etmişti: “Bana sağcılar ve milliyetçiler cinayet işliyor dedirtemezsiniz!” Aynı Demirel 1980’de başbakandı; Çorum’da insanlar Kahramanmaraş’taki gibi katledilirken, katliamı durduracağına kimsenin burnunun kanamadığı Fatsa’yı işaret ediyor, “Çorum’u bırakın, Fatsa’ya bakın!” diyordu.

Aradan yıllar geçti. Demirel’in son başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı yılları, faili meçhul denilen cinayetlerin altın yıllarıydı; 1994 yılında Demirel Cumhurbaşkanı olarak bu kez “Devletin öldürdüğü ispatlanmış değil. Devlet, devlet politikası olarak adam öldürür, diğeri cinayettir.” diyordu. Nihayet 2000 yılında kontra örgüt Hizbullah’ın devlet tarafından bir kolorduya yetecek miktarda silahla donatıldığı ortaya çıkmıştı. Üstelik silah alımında dönemin bir valisi rüşvet bile almıştı. Demirel, “Devlet bazen rutinin dışına çıkabilir” diyerek hukuksuzluğu ve resmi cinayetleri meşrulaştırmaya çalışıyordu.

“Devlet için kurşun atan da yiyen de bizim için şereflidir” diyen Tansu Çiller’in ve “Müslüman soykırım yapmaz” diyen Tayyip Erdoğan’ın esin kaynağı Demirel’den başkası değildi.

Demirel deyince aklıma gelen üçüncü günahı, tarihte seçimle iktidara gelen ilk sosyalist devlet başkanı olan Salvador Allende’nın ardından söylediği sözlerdir. Allende, 1973 Yılı'nda Amerikan kuklası faşist General Pinochet tarafından öldürtüldüğünde, Demirel sevincni "Allende eyi gitti, eyi" diyerek dile getirmişti. Allende, kazip demokrasi kahramanı Demirel gibi şapkasını alıp kaçmamıştı.

Sermayedar sınıfın siyasetçisi Demirel adı anıldığında aklıma çok günahı gelir. İşlediği günahlardan biri de yolsuzluklarla ilgiliydi. Gerçi bugünün muktediri gibi evinde milyar dolar istif ettiği duyulmadı. Ama nepotizm konusunda da Tansu Çiller’e ve bugünün muktedirine esin kaynağı oldu. Cumhurbaşkanı iken 1999 yılında çektirdiği “Aile fotoğrafı” nepotizmin belgesiydi. Ünlü fotoğrafta "manevi oğulları" olarak nitelendirdiği ve sahibi olduğu İnterbank’ın içini boşaltmakla suçlanan Cavit Çağlar, sahibi olduğu Bayındırbank’ın içini boşaltmakla suçlanan ve Demirel'e yakınlığından dolayı birçok ihale alan Kamuran Çörtük yer alıyordu. Fotoğrafta yer alan Demirel'in kayınbiraderi Ali Şener de Çörtük'le olan yakınlığıyla tanınıyordu. Yine Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanı iken Çankaya Köşkü'nde çektirdiği bir başka aile fotoğrafında ise Egebank'ın içini boşalttığı iddiası ile hakkında davalar açılan yeğeni Yahya Demirel vardı.

Gazetecilere karşı hoşgörülü olarak biliniyor. Doğru, bugünün muktediri gibi sadece kendisine yandaş gazetecilere konuşan, yandaş saymadıklarına kapıyı kapatan, kapatmakla kalmayıp mahkemelerde süründüren veya işten attıran biri değildi. Kıdemi ne olursa olsun, ister şöhretli köşe yazarı isterse mesleğe yeni başlamış çırak muhabir. Bugünkü muktedirlerin yaptıkları gibi kimseye özel bir engellemesi yoktu. Ama hoşgörü imajının gerisinde acı bir hakikat vardı ki, Demirel’in gazetecilere hoşgörüsü aslında sağ kalabilen gazetecilerle sınırlıydı. Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin 64 kişilik listesine göre, Süleyman Demirel’in son başbakanlığı döneminde tam 20 gazeteci “faili meçhul” denilen cinayetlere kurban gitti. Aralarında Uğur Mumcu, Musa Anter ve İzzet Kezer de vardı. Gazeteci katliamı Demirel’in cumhurbaşkanlığı döneminde de sürdü. Aralarında Metin Göktepe, Ahmet Taner Kışlalı ve Onat Kutlar’ın da bulunduğu 19 gazeteci yazar daha katledildi. Yani, ÇGD’nin listesindeki maktul gazetecilerin yarısından fazlası, Demirel’in son başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinde katledildi. Gazeteciler katledilirken Demirel “Onlar gazeteci kılığına girmiş militanlar, birbirlerini öldürüyorlar” diyordu ki, bugün hapse attırdığı gazeteciler için “Onlar gazetecilik faaliyetinden tutuklanmadılar” diye takla atan muktedir ilhamını Demirel’den alıyordu. Malum, devlette devamlılık esastır!

Makyavelizmin piriydi Süleyman Demirel. Cehenneme kadar yol göstermek için yeterince günahı var. Bugünün muktediri kadar sevimsiz olmadıysa, demagoji ustalığına ve basınla ilişkilerini dengeli tutabilmesine borçludur. Benim nazarımda affedilecek biri değildir.

Yazarın Dİğer Yazıları

  1. Can'ları Bağlıyorlar İtleri Salıyorlar
    ''Mevcut Cumhurbaşkanı, Anayasa’nın yorum gerektirmeyecek açık hükmüne, yani bir kimsenin en fazla iki kere seçilebileceği hükmüne karşın üçüncü kez aday oldu; şaibeli seçimle tekrar seçildi. Milletvekili seçilen Can Atalay da,…
  2. Vatan Haini Bile Sayılmamıştık
    Kaç haftadır çeşitli tarihsel kişiler üzerinden vatana ihanet tartışması yapılıyor ya. Tam 40 yıl önce vatana ihanetle suçlanmıştık. Hatta, vatan haini bile sayılmamıştık. Devir 12 Eylül faşizmi devriydi. Solcu yani…
  3. Askeri Faşizmden Dİnci Faşizme Cezaevleri
    ''Cezaevlerinde dünden bugüne, askeri faşizmden İslamcı faşizme, özde değişiklik yok. Hukuku vicdandan adaletten insandan bu denli uzaklaştırmak, İslamcı iktidara nasip oldu. Bir kere daha anlaşıldı ki, cehalet ve kötülük iktidarı,…
  4. 'Müslümanların Ahlakla İmtihanı'
    Prof. Dr. Hüseyin Çelik, İslam coğrafyasında ahlakın zerresinin kalmadığını, İslami Hayat Endeksi’ne göre dünyanın en iyi ülkelerinin Yeni Zelanda, İzlanda, Hollanda, Finlandiya, İsveç, Norveç, Kanada gibi ülkeler olduğunu; Türkiye’nin 100’üncü sırada…
  5. Müslümanların Ahlakla Bitmeyen İmtihanı
    AKP iktidarı döneminde memleket tarihte hiç olmadığı kadar Müslümanlaştı ama hayatın hemen her alanında o ölçüde yozlaştı çürüdü, yarım yamalak da olsa var olan aklını ahlakını yitirdi. Gün geçmiyor ki…
  6. Gazze İçin Timsah Gözyaşları
    ''Her şeye karşın İsrail destekçisi Batı ülkelerinde halklar İsrail’in gaddarlığını, hükümetlerinin İsrail’e desteğini protesto ediyorlar. Yahudi sermayeli şirketlerde işçiler greve gidiyor. Protesto gösterileri çoğu kez polis tarafından dağıtılıyor; “liberal demokrasi”…
  7. Kutlanacak Cumhuriyet Kaldımıki?
    Cumhuriyet, egemenliğin cumhura yani halka ait olduğu devlet biçimi demek. Böyle bir devlette halk, egemenliğini ya doğrudan ya da seçtiği temsilciler aracılığıyla kullanır. Bu yönetim tarzı demokrasi olarak adlandırılır. Yani…
  8. Firanvunlardan Netanyahu'ya ve Erdoğan'a
    ''Akıl ve tarih, ırkçı dinci ümmetçi milliyetçi politikaların ve politikacıların halklar arasında düşmanlık ve vahşet dışında bir sonuç üretmediğini, bu politikacıların pençesine düşen halkların gün yüzü görmediklerini, başka ulusları ezen…
  9. Dİnci Faşizmin Kabusu Gezi Direnişi
    Hapishaneden dışarıya adımını atmak, yani tahliye olmak, bir insanın yaşayabileceği en derin sevinç ve mutluluklardan biridir. Ancak yaşayanlar bilir. Ne var ki siyasi mahpuslar, bu sevinci doyasıya yaşayamazlar, mutlulukları yarım…
  10. Ordu gözbebeğimizdir!
    Ordu gözbebeğimizdir!
    28 Eylül 2023
    CHF ALLAHKULU’NU KURTLARIN ÖNÜNE ATTI: “Ordu milletimizin gözbebeğidir. Allahkulu Sezgin Bey’in sözleri şahsi görüşüdür, fırkamızı bağlamaz. Gözbebeğimiz şanlı ordumuzu töhmet altında bırakan ifadeleri kabul edilemez. Bu konu yetkili organlarımızda görüşülecektir.” Tayyiban…
  11. İslam Temizlik Diniyse Neden Ortalığı..?
     Söz temizliğe gelince, bizden temizi yoktur. İslam temizlik dinidir, Peygamber’in deyişiyle “Temizlik imanın yarısıdır, cennete ancak temiz olanlar girecektir.” Rivayet odur ki, Peygamber’in nasihatine uygun olarak atalarımız hamamda yıkanırdı, misvak kullanırdı,…
  12. Barış da Düşman Ceza Hukukunun Kurbanı
    ''Barış Pehlivan son yazısında, “Siyah kölelerin yargılandığı bir düzen bu. Beyaz olsaydım, zengin olsaydım, dalkavuk olsaydım içeride olmazdım” demiş.'' Okur yazar herkes Barış Pehlivan’ı bilir herhalde. Şahsen tanışmak kısmet olmadı; ben…
  13. İslami Magandalık
    İslami Magandalık
    15 Ağustos 2023
    ''Nazım’dan bu yana değişen sadece lümpenleşme ve magandalaşmanın İslam ile ambalajlanması oldu. İslami lümpenleşmenin ve magandalaşmanın en acı sonucu kadınlara, çocuklara ve doğaya yönelik saldırganlıktır ki, ne yazılsa eksik kalır'' “Türkiye…
  14. Maganda Politik
    Maganda Politik
    7 Ağustos 2023
    ''Zaten doğru düzgün bir feodalizm yaşamadığımız gibi hızlandırılmış alaturka-arabesk lümpen (ve dahi artık abdestli) kapitalizmle birlikte kültürel doku çürüdü; kitabına uygun bir burjuva-proleter ayrışması olmadı; değer yargıları alt üst oldu; magandalık…
  15. Mizah Bahçelerindeki Sararmanın Hüznü
     Mizah, alışılmış sıradan hayata ve olağan düşünceye kurulan tuzaklarla gülümsetmek, gülümsetirken düşündürmek demek. Tuzağın temel malzemesi zıtlıklardır, talihsiz rastlantılardır. Ancak, herkesin gözü önünde cereyan eden bir zıtlığı kopyalayıp temsil etmek…
  16. Halkçı Hayal Kırıklığı
    ''CHP yanlısı medyada da durum farklı değil. Kılıçdaroğlu’nun başını istemeyen kanal ya da köşe yazarı yok gibi. CHP genel başkanlığından istifa etmedi diye neler neler demiyorlar Bay Kemal için. “Haysiyetsiz”,…
  17. Şu Zalim Zamcının Ettiği İşler
    ''Vergiyi ve fiyatları tayin eden Allah olunca, imanı kuvvetli emekçiye şükretmekten başka bir şey kalmıyor. Oysa, imanı kuvvetli emekçi, merkezin solunda sayılan Ecevit’i bir kalemde silip atmıştı. Hatta Demirel bile,…
  18. Tayyip NATO'yu Dİze Getirdi!
    ''1950’lerde Başbakan Adnan Menderes’in Amerika gezisini izleyen Anadolu Ajansı Genel Müdürü’nün haberi(!)  “dalkavukluk başyapıtı” olarak basın tarihine geçmiştir. Genel Müdür’ün yazdığına göre Menderes Amerikalıları öyle etkilemişti ki, “Amerikalılar 'Allahım, bize neden böyle…
  19. Osmanlı Nasıl Savaşıyordu, Rus Nasıl Savaşıyor?
    ''Wagner, ezici çoğunlukla, savaşmak üzere cezaevlerinden salıverilen mahkumlardan oluşuyor. Kurucusu Yevgeniy Prigojin Sovyet döneminde gasp ve hırsızlık suçundan 10 yıl hapis yatmış. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra sosisli sandviç satışıyla yola…
  20. Merdan'a Namerdan Hukuk
    Merdan'a Namerdan Hukuk
    4 Temmuz 2023
    ''Merdan Yanardağ, düşman ceza hukukunun son kurbanı olarak tutsak edildi. Tutuklamanın resmi gerekçesi “terör örgütü propagandası yapmak” diye açıklansa da biliniyor ki Merdan, Cumhur İttifakı iktidarının Abdullah Öcalan ile yeniden…

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…