Şam'da Zafer Namazı ve Kabil Kayyımlığı Rüyalarından Hayal Kırıklığına

Rahmi Yıldırım

28 Eylül 2021
Şam'da Zafer Namazı ve Kabil Kayyımlığı Rüyalarından Hayal Kırıklığına

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantılarına katılmak üzere gittiği ABD’de hayal kırıklığına uğramış. Hayal kırıklığının nedeni, ABD Başkanı Joe Biden ile görüşememek. Görüşmek bir yana, BM koridorlarında rastlaşmaktan bile kaçınmış Biden. Oysa aynı Biden Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih ve Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Japonya Başbakanı Suga Yoşihide ile ayrı ayrı görüşmüş, İngiltere Başbakanı Boris Johnson’u ise New York’tan sonra Washington’a çağırmış, Beyaz Saray’da ağırlamış.

İkili görüşmeye vakti olmasa bile, Biden Erdoğan ile ayaküstü selamlaşsa, Erdoğan “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” adlı kitabını imzalayıp Biden’a verse, gazeteciler bu anı fotoğraflasalar, ne güzel olurdu değil mi? Mehmet Barlas ve bilumum yandaşlar ne yazılar döktürürlerdi ne yazılar! Yok, olmadı işte. Beş yıl önce Türkiye’ye geldiğinde Erdoğan ile üç saat görüşen Biden, New York’ta Erdoğan’a bir dakikasını bile ayırmamış. Nankör Biden n’olacak. Değer miydi asrın liderimizi kırmak, üzmek, hayal kırıklığına uğratmak.

***

Erdoğan’ın New York’ta, dönüş yolunda uçakta, ülkeye döndükten sonra yaptığı açıklamalar, Biden’ın tutumundan duyduğu üzüntüyle yüklü.

Oysa New York’a vardığında, ABD ile Türkiye’nin ortak çıkarlara dayanan iki dost ve müttefik ülke olduğunu söyleyerek Biden’a sıcak bir mesaj göndermişti Erdoğan. Umduğu görüşme olmayınca ABD’den ayrılırken “iki NATO ülkesi arasındaki ilişkilerin gidişatının hayra alamet olmadığını” vurguladı. Bununla kalmadı Erdoğan, “Cumhurbaşkanı Başbakan olarak 19 yıllık yöneticilik hayatımda Amerika ile olan münasebetlerimde geldiğimiz nokta maalesef iyi bir nokta değil. Ben oğul Bush ile iyi çalıştım, Sayın Obama ile iyi çalıştım, Sayın Trump ile iyi çalıştım ama Sayın Biden ile iyi başladık diyemem” diyerek kırgınlığını dile getirdi. 

 Erdoğan cuma namazından sonra da (Meral Akşener’in yakıştırmasıyla gıybet seansında) üzüntüsünü tekrarladı: “Amerika ile ilgili münasebetler konusunda şu ana kadar beklediğim Sayın Biden ile olan görüşmeler de o istenilen neticedeydi dedim. Şu anda da aynı şeyi düşünüyorum. Zira iki NATO ülkesi olarak bizim çok daha farklı bir konumda olmamız gerekir.”

(İlk cümle Türkçe dilbilgisi açısından hayli sorunlu. Biden’a duyduğu kırgınlıktan olabilir ama prompterdan okumadığında çoğu kez böyle oluyor. Tavsiyem, cuma namazı sonrasında da prompterdan okuması. Yoksa torbadan rastgele çekilmiş gibi sözcükler birbirlerine karışıyor, ne demek istediği anlaşılmıyor Erdoğan’ın.) 

***

Erdoğan, Joe Biden ile görüşemediği için üzülmüş, hayal kırıklığı içinde dönmüş ABD’den. Oysa gerek kendisi gerek danışmanları gerekse Dışişleri Bakanlığı, Joe Biden’ın Erdoğan ile görüşmeyeceğini öngörmeliydiler; alt düzeydeki temaslarda ikili zirve için talepkâr olmamalıydılar. 

Anımsanmalı ki Biden, daha başkan adaylığı için kampanya yürütürken Erdoğan’ı “otokrat” olarak tanımlamış, “yaptıklarının bedelini ödemeli” demişti. Kasım ayında seçildikten ve 20 Ocak’ta göreve başladıktan sonra da ancak 23 Nisan’da Erdoğan’ı aramış ve o görüşmede de 1915 olaylarını “Ermeni Soykırımı” olarak tanıyacağını bildirmişti Biden. Oysa her yeni başkanın göreve başladıktan sonra hemen aradığı on ülke arasındaydı Türkiye. Dahası, Barack Obama başkanlık koltuğuna oturduktan hemen sonra geleneksel Kanada ve İngiltere ziyaretlerinin ardından ilk olarak Türkiye’yi ziyaret etmiş, “stratejik müttefik” olarak Türkiye’ye verdiği önemi göstermişti. 

Bugün ise medyaya açıklama yapan Amerikalı yetkililer Türkiye için alışıldık ‘stratejik ortağımız’ yerine ‘NATO müttefikimiz’ diyorlar. Nitekim Erdoğan da artık “stratejik ortağımız” demiyor, “iki NATO ülkesi” diyor. Erdoğan ABD’den dönmeden önce CBC televizyonuna verdiği demeçte aynı söylemi tutturmuş, en fazla “ABD’nin NATO’daki dostu Türkiye” diyebilmiş…

***

Dediğim gibi Joe Biden’ın Erdoğan ile görüşmeyeceği öngörülmeliydi. Alt düzeydeki temaslarda alınan ret yanıtı bir yana; Biden başkan seçileli neredeyse yıl geçti, bir tek geçen haziran ayında NATO zirvesi sırasında yüz yüze görüştüler Erdoğan ve Biden. O görüşmede de sadece Kabil Havalimanı’nın yönetimi ve güvenliğinin Türkiye’ye bırakılması (benzetmek uygunsa Kabil Havaalanı’na kayyımlık) konusunda prensip anlaşmasına varmışlardı. O tarihte bu anlaşma Erdoğan’ın Biden ile beyaz sayfa açma çabası olarak yorumlanmıştı. Hatta, Biden’ın 1915 olaylarını “Ermeni Soykırımı” olarak tanımasının görüşmede gündeme gelip gelmediği sorusunu Erdoğan, (o prensip anlaşması uğruna) “Hamd olsun hiç gündeme gelmedi” diye yanıtlamıştı. 


Ancak Taliban’ın Kabil’i beklenenden önce ele geçirmesi üzerine Biden ile mutabakat suya düştü; dolayısıyla BM zirvesi sırasında Biden’ın Erdoğan’a vakit ayırması için bir neden kalmadı. Geride Türkiye’nin F35 savaş uçağı projesinden çıkartılması, Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S400 füzeleriyle ilgili kriz, Ortadoğu’da Türkiye ile adeta hasım olan ABD’nin Irak’ta Barzani’yi, Suriye’de PKK uzantısı PYD’yi desteklemesi, Biden’ın 1915’i “soykırım” olarak tanıması, ABD mahkemelerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da ilgilendiren Halkbank davası, Fetullah Gülen’in ABD’deki misafirliğine halel gelmemesi gibi anlaşmazlıklar sepeti kaldı.

 

***

Anlaşmazlıklar sepeti bunca dolmuşken Biden ayaküstü selamlaşmaya ve birlikte fotoğraf vermeye bile tenezzül etmemiş, Erdoğan hayal kırıklığıyla dönmüş ülkeye. O üzüntüyle, CBS televizyon kanalına verdiği söyleşide vermiş veriştirmiş Biden’a.

-  Türkiye’ye saldıran PKK/YPG/PYD Amerika’dan çok ciddi silah, mühimmat desteği alıyor; bu tür silah desteklerinin verilmemesi gerekir.

-  Amerika, bölgedeki PKK, PYD, YPG ile beraber mi hareket edecek yoksa NATO’da beraber olduğu dostuyla, Türkiye’yle beraber mi hareket edecek? Bunun kararını vermesi lazım.

-   F-35’ler için 1 milyar 400 milyon dolar ödedik. Peki benim bu 5 tane uçağım niye verilmiyor? Bu parayı ben ödedim.

-  S400’ler noktasında savunma sistemleri noktasında hangi ülkeden ne kadar ne alacağımıza kimse müdahale edemez. Bunun kararını verecek olan biziz.

-  Bundan sonra ülkemize hâlâ Afganlı mülteci almaya gücümüz yetmez.

-  Amerika 20 yıldır Afganistan’da neden bulunduğunu sorgulamalı.

-  Benim tasarrufum olursa ABD askerlerinin Suriye’den çıkmalarıdır, Irak’tan çıkmalarıdır; Afganistan’dan çıktıkları gibi çıkmalarıdır. Bırakalım o bölge halkı, o bölgedeki yönetim kararını kendisi versin.

Erdoğan’ın CBS’e söyledikleri, tutarlılık ve ilke sorunuyla da malul olduğunu gösteriyor. Afganistan’dan çıkan ABD Irak ve Suriye’den de çıkmalıymış; bölge halkı nasıl yönetileceğine kendisi karar versinmiş! 

Halkların eşitliğini ve kardeşliğini, kendi kaderlerini tayin hakkını şiar edinmiş sosyalistlerin komünistlerin nezdinde bu sözlerin hiçbir değeri ve inandırıcılığı yok. Çünkü Erdoğan söyleminde samimi değil. Uzun söze gerek yok. ABD Afganistan’ı 20 yıldır işgal altında tutarken bir kere bile itiraz etmedi Erdoğan; giderayak Kabil Havaalanı kayyımlığına bile heveslendi. “Beraber iyi çalıştım” dediği oğul Bush 2003 yılında Irak’a bomba yağdırırken, işgalci Amerikan askerlerinin sağ salim dönmeleri için Erdoğan’ın dua etmesi, Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş başkanlığını üstlenmesi unutulacak gibi değil. Yine “iyi çalıştım” dediği Obama Suriye’ye girerken yanında, eğit donat projesi ve Şam’da zafer namazı hülyasıyla Erdoğan vardı. 

Biliniyor ki, onca ağır mektup yazıp hakaret etmiş Trump çağırdığında koşa koşa Beyaz Saray’a gittiği gibi, bugün de Biden çağırsa yine gider Erdoğan.

Sözün özü, imam evinden aş ölü gözünden yaş çıkmayacağı gibi Erdoğan’dan da anti emperyalist siyasetçi çıkmaz!

Yazarın Dİğer Yazıları

  1. Can'ları Bağlıyorlar İtleri Salıyorlar
    ''Mevcut Cumhurbaşkanı, Anayasa’nın yorum gerektirmeyecek açık hükmüne, yani bir kimsenin en fazla iki kere seçilebileceği hükmüne karşın üçüncü kez aday oldu; şaibeli seçimle tekrar seçildi. Milletvekili seçilen Can Atalay da,…
  2. Vatan Haini Bile Sayılmamıştık
    Kaç haftadır çeşitli tarihsel kişiler üzerinden vatana ihanet tartışması yapılıyor ya. Tam 40 yıl önce vatana ihanetle suçlanmıştık. Hatta, vatan haini bile sayılmamıştık. Devir 12 Eylül faşizmi devriydi. Solcu yani…
  3. Askeri Faşizmden Dİnci Faşizme Cezaevleri
    ''Cezaevlerinde dünden bugüne, askeri faşizmden İslamcı faşizme, özde değişiklik yok. Hukuku vicdandan adaletten insandan bu denli uzaklaştırmak, İslamcı iktidara nasip oldu. Bir kere daha anlaşıldı ki, cehalet ve kötülük iktidarı,…
  4. 'Müslümanların Ahlakla İmtihanı'
    Prof. Dr. Hüseyin Çelik, İslam coğrafyasında ahlakın zerresinin kalmadığını, İslami Hayat Endeksi’ne göre dünyanın en iyi ülkelerinin Yeni Zelanda, İzlanda, Hollanda, Finlandiya, İsveç, Norveç, Kanada gibi ülkeler olduğunu; Türkiye’nin 100’üncü sırada…
  5. Müslümanların Ahlakla Bitmeyen İmtihanı
    AKP iktidarı döneminde memleket tarihte hiç olmadığı kadar Müslümanlaştı ama hayatın hemen her alanında o ölçüde yozlaştı çürüdü, yarım yamalak da olsa var olan aklını ahlakını yitirdi. Gün geçmiyor ki…
  6. Gazze İçin Timsah Gözyaşları
    ''Her şeye karşın İsrail destekçisi Batı ülkelerinde halklar İsrail’in gaddarlığını, hükümetlerinin İsrail’e desteğini protesto ediyorlar. Yahudi sermayeli şirketlerde işçiler greve gidiyor. Protesto gösterileri çoğu kez polis tarafından dağıtılıyor; “liberal demokrasi”…
  7. Kutlanacak Cumhuriyet Kaldımıki?
    Cumhuriyet, egemenliğin cumhura yani halka ait olduğu devlet biçimi demek. Böyle bir devlette halk, egemenliğini ya doğrudan ya da seçtiği temsilciler aracılığıyla kullanır. Bu yönetim tarzı demokrasi olarak adlandırılır. Yani…
  8. Firanvunlardan Netanyahu'ya ve Erdoğan'a
    ''Akıl ve tarih, ırkçı dinci ümmetçi milliyetçi politikaların ve politikacıların halklar arasında düşmanlık ve vahşet dışında bir sonuç üretmediğini, bu politikacıların pençesine düşen halkların gün yüzü görmediklerini, başka ulusları ezen…
  9. Dİnci Faşizmin Kabusu Gezi Direnişi
    Hapishaneden dışarıya adımını atmak, yani tahliye olmak, bir insanın yaşayabileceği en derin sevinç ve mutluluklardan biridir. Ancak yaşayanlar bilir. Ne var ki siyasi mahpuslar, bu sevinci doyasıya yaşayamazlar, mutlulukları yarım…
  10. Ordu gözbebeğimizdir!
    Ordu gözbebeğimizdir!
    28 Eylül 2023
    CHF ALLAHKULU’NU KURTLARIN ÖNÜNE ATTI: “Ordu milletimizin gözbebeğidir. Allahkulu Sezgin Bey’in sözleri şahsi görüşüdür, fırkamızı bağlamaz. Gözbebeğimiz şanlı ordumuzu töhmet altında bırakan ifadeleri kabul edilemez. Bu konu yetkili organlarımızda görüşülecektir.” Tayyiban…
  11. İslam Temizlik Diniyse Neden Ortalığı..?
     Söz temizliğe gelince, bizden temizi yoktur. İslam temizlik dinidir, Peygamber’in deyişiyle “Temizlik imanın yarısıdır, cennete ancak temiz olanlar girecektir.” Rivayet odur ki, Peygamber’in nasihatine uygun olarak atalarımız hamamda yıkanırdı, misvak kullanırdı,…
  12. Barış da Düşman Ceza Hukukunun Kurbanı
    ''Barış Pehlivan son yazısında, “Siyah kölelerin yargılandığı bir düzen bu. Beyaz olsaydım, zengin olsaydım, dalkavuk olsaydım içeride olmazdım” demiş.'' Okur yazar herkes Barış Pehlivan’ı bilir herhalde. Şahsen tanışmak kısmet olmadı; ben…
  13. İslami Magandalık
    İslami Magandalık
    15 Ağustos 2023
    ''Nazım’dan bu yana değişen sadece lümpenleşme ve magandalaşmanın İslam ile ambalajlanması oldu. İslami lümpenleşmenin ve magandalaşmanın en acı sonucu kadınlara, çocuklara ve doğaya yönelik saldırganlıktır ki, ne yazılsa eksik kalır'' “Türkiye…
  14. Maganda Politik
    Maganda Politik
    7 Ağustos 2023
    ''Zaten doğru düzgün bir feodalizm yaşamadığımız gibi hızlandırılmış alaturka-arabesk lümpen (ve dahi artık abdestli) kapitalizmle birlikte kültürel doku çürüdü; kitabına uygun bir burjuva-proleter ayrışması olmadı; değer yargıları alt üst oldu; magandalık…
  15. Mizah Bahçelerindeki Sararmanın Hüznü
     Mizah, alışılmış sıradan hayata ve olağan düşünceye kurulan tuzaklarla gülümsetmek, gülümsetirken düşündürmek demek. Tuzağın temel malzemesi zıtlıklardır, talihsiz rastlantılardır. Ancak, herkesin gözü önünde cereyan eden bir zıtlığı kopyalayıp temsil etmek…
  16. Halkçı Hayal Kırıklığı
    ''CHP yanlısı medyada da durum farklı değil. Kılıçdaroğlu’nun başını istemeyen kanal ya da köşe yazarı yok gibi. CHP genel başkanlığından istifa etmedi diye neler neler demiyorlar Bay Kemal için. “Haysiyetsiz”,…
  17. Şu Zalim Zamcının Ettiği İşler
    ''Vergiyi ve fiyatları tayin eden Allah olunca, imanı kuvvetli emekçiye şükretmekten başka bir şey kalmıyor. Oysa, imanı kuvvetli emekçi, merkezin solunda sayılan Ecevit’i bir kalemde silip atmıştı. Hatta Demirel bile,…
  18. Tayyip NATO'yu Dİze Getirdi!
    ''1950’lerde Başbakan Adnan Menderes’in Amerika gezisini izleyen Anadolu Ajansı Genel Müdürü’nün haberi(!)  “dalkavukluk başyapıtı” olarak basın tarihine geçmiştir. Genel Müdür’ün yazdığına göre Menderes Amerikalıları öyle etkilemişti ki, “Amerikalılar 'Allahım, bize neden böyle…
  19. Osmanlı Nasıl Savaşıyordu, Rus Nasıl Savaşıyor?
    ''Wagner, ezici çoğunlukla, savaşmak üzere cezaevlerinden salıverilen mahkumlardan oluşuyor. Kurucusu Yevgeniy Prigojin Sovyet döneminde gasp ve hırsızlık suçundan 10 yıl hapis yatmış. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra sosisli sandviç satışıyla yola…
  20. Merdan'a Namerdan Hukuk
    Merdan'a Namerdan Hukuk
    4 Temmuz 2023
    ''Merdan Yanardağ, düşman ceza hukukunun son kurbanı olarak tutsak edildi. Tutuklamanın resmi gerekçesi “terör örgütü propagandası yapmak” diye açıklansa da biliniyor ki Merdan, Cumhur İttifakı iktidarının Abdullah Öcalan ile yeniden…

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…