Ankara Bankalara Kredi Dikte Ediyor, Bankacılar İstifa Ediyor!

28 Şubat 2019
Ankara Bankalara Kredi Dikte Ediyor, Bankacılar İstifa Ediyor!

Ekonomist, Merkez Bankası eski çalışanı ve Hürriyet Gazetesi eski köşe yazarı Uğur Gürses, çok tartışılacak bir iddiayı yazdı. Buna göre Ankara, bankacılıkta bir cins kumanda ekonomisine geçti ve bankacılara artık en az ne kadar kredi açmaları gerktiğini dikte etmeye başladı.

konomist Uğur Gürses Deutsche Welle’de yayımladığıbir analizde önemli bir iddia ortaya attı. Uğur Gürses’in iddasına göre Hükümet, özel bankalara bile asgari ne kadar kredi vermeleri gerektiği konusunda hedefler, daha doğrusu direktifler vermeye başlamış.

Son zamanlarda hükümet ekonomi yönetimi tarafından bankalara faizleri düşürmeleri, kredileri arttırmaları yönünde “telkin”lerin sıklaştığı yolunda söylentiler armaktaydı. Ancak Uğur Gürses bu konunun arık telkin veya hafif baskı seviyesini aştığını söylüyor. Gürses’e “bankacılık kaynakları”na atfen şöyle diyor:

“Bankacılık kaynakları Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) geçen hafta 13 bankanın üst yöneticilerini çağırarak “yıllık yüzde 15’lik bir kredi büyümesi yapmalarını” istediğini aktarıyor.”

Serbest piyasa kurallarına aykırı ve bir cins kumanda ekonomisi sayılabilecek bu uygulamaların seçim öncesinde ekonomide bir genişleme görüntüsü vermek, ve bir süredir ekonomik kriz nedeniyle daralan kredi hacmini frenlemek için yapıldığı yorumları piyasada yapılıyor. Gürses’e göre bu amaçla yapılan baskılar o seviyeye gelmiş ki bazı bankacılar talimatlar ve baskılar yoluyla görevi bırakmak zorunda kalmış:

“Buna karşı durabilenlerin kimi yabancı bankalar olduğu ifade edilirken, banka yabancı olsa bile Türk yöneticilerin bu baskıyı hissettiği çeşitli kaynaklarca ifade ediliyor. Bankacılar, BDDK’nın bankaların çoğunluk hissedarlarına da baskı yaparak Ankara’dan verilen ve bankaların ticari kararlarına müdahale anlamına gelen kural dışı talimatlara uymayan yöneticilerin görevden alınmasını istediği, giderek genel müdür yardımcısı ve yönetim kurulu üyesi düzeyinde yöneticinin Ankara’dan gelen işaretle görevlerinden ayrılmak zorunda kaldıkları anlatılıyor. Bu sayının son dönemde 10’a yaklaştığı da not ediliyor.”

Bütün bu baskı ve telaşın gerisinde bir yandan 31 Mart seçimlerinin yaklaşması ve diğer yandan anketlerin pek de iktidar partisinin umduğu kadar iyi çıkmaması var.

Diğer yandan da ekonomik kriz neticesinde kredi artışının bütün baskı ve telkinlere rağmen özel bankalarca yeterince arttırılamayışı müdahaleleri şiddetlendiriyor.

Uğur Gürses kredilerdeki sıkıntıyı şöyle ifade ediyor: “Bankacılık sistemindeki krediler ağustos ayından bu yana küçülüyor. Son 4-5 haftalık dönemdeki kredi büyümesinin ivmesi ise kamu bankalarından geliyor. Yılbaşından 15 Şubat tarihine kadar 45 günlük sürede bankacılık sisteminin toplam kredileri 12 milyar TL artarken, kamu bankalarındaki artış 18 milyar TL oldu. Yabancı ve özel bankalarda toplam 6.7 milyar TL’lik bir kredi düşüşü yaşandığından, toplam krediler sadece kamu bankaları kaynaklı artmış oldu.”

Bütün bu gelişmeler, sosyal medyada ekonomistler arasında  “Madem öyle, oldu olacak kredilerin kime verileceğini de Ankara tayin etsin” mealinde iğneleyici yorumlara da neden oluyor.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…