önceki gün yaşamını yitiren, Sol'un efsane gençlik örgütü Dev-Genç'in 1970'li yıllardaki önde gelen lideri Bülent Uluer sosuzluğa uğurlandı.
Uluer'in cenazesi bugün yüzlerce kişinin katılımıyla 17.00'de Karacaahmet Mezarlığı içindeki Şehitlik Camii'nden kaldırıldı. Yol arkadaşlarından, 78 kuşağının temsilcilerinden Seyfi Öngider mezar başında, Bülent Uluer'in devrimci mücadelesini anlatırken, aslında onun mücadelesinin devrimci 78 kuşağının mücadelesinin bir özeti olduğuna vurgu yaptı. Ertuğrul Kürkçü de, yaptığı konuşmada Bülent'in 71 devrimci yenilgisi iile 1978 devrimci şahlanışı arasındaki bağı sağlayanlardan biri olduğuna vurgu yaptı.
Konuşmalardan sonra kitle Dev-Genç marşını söyledi.. 'Devrimciler Ölür ama Devrimler durmaz sürer'
Kısa adı Dev-Genç olan Devrimci Gençlik dernekleri Federasyonu'nun 1970'li yıllardaki önde gelen liderlerinden Bülent Uluer, tedavi gördüğü Kozyatağı Acıbadem Hastanesi’nde 22 Ağustos Salı günü yaşamını yitirdi.
Akciğer embolisi tanısıyla hastaneye kaldırılan Uluer, 65 yaşındaydı. Bülent Uluer’in aynı zamanda dostları da olan doktorları, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Size güzel şeyler yazmayı ne çok isterdim DEV-GENÇ Başkanı Bülent Uluer’e dair… Ne çok isterdim Ortadoğu ve dünya halkları için bize yol göstermesini. Ancak Gitti, Che’nin, Mahir’in, Ulaş’ın yanına… Türkiye Demokrasi güçlerinin başı sağolsun…”
Bülent Uluer'in cenazesi bugün İstanbul Anadolu yakasında Karacaahmet Mezarlığı içindeki Şehitlik Cami'nden ikindi vakti (17.00) kaldırılacak.
BÜLENT ULUER KİMDİR?
Bülent Uluer 1952 yılında Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde doğdu. İlk örgütlü olarak çalıştığı yer de Kastamonulular Derneği. Hatta 17 yaşında dernek başkanı seçiliyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde öğrenci olan Uluer, kısa bir süre sonra okulun öğrenci derneği başkanı oldu.
Bülent Uluer, solun kitleselleştiği ve yükseldiği 1970'li yıllarda, devrimci gençlik hareketinin en tanınan ismi oldu. Bülent’i, üniversite öğrenci kitleleri ilk defa Kerim Yaman’ın cenaze töreninde dinleyecekti ve 78’e kadar bir daha inmeyecekti o konuşma kürsülerinden; yüzlerce cenaze töreninin, işgal edilen okul amfilerinin, mitinglerin değişmez konuşmacılarından olacaktı. Ayırımsız başkaldıran bütün devrimci gençliğin sesi oldu.
1970'li yıllarda yeniden kurulan efsane gençlik örgütü Dev-Genç'in 1978 yılana kadar genel sekreterliğini yapan Bülent Uluer, Oğuzhan Müftüoğlu ve Nasuh Mitap'in önderliğindeki, sonradan Devrimci Yol adını alan -ki dönemin en büyük ve en yaygın sol örgütüydü- devrimci gençlik grubunun da sözcülüğünü yürüttü.
Uluer, 1978 yılında Devrimci Yol - Devrimci Sol bölünmesinden sonra, Dev-Genç genel başkanlığını üstlendi.
Uluer, iktisat fakültesinden sonra "Şişli Siyasal" diye bilinen, iktisadi ve Ticari ilimler Akademesi, Siyasal Bilimler Fakültesi'ne girdi ve buradan da mezun oldu.
Bülent Uluer, Dursun Karataş, Niyazi Aydın, Paşa Güven, Hüseyin Solgun, Sinan Kukul gibi isimlerle Devrimci Sol örgütünün kurucuları arasında yer aldı. Daha sonra bu gruptan da kopan Uluer, 1979'da Kurtuluş Grubuna katıldı. 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından Filistin'e gitti. Oradan Avrupa'ya geçen Uluer 12 Eylül cuntasına karşı yürütülen siyasal eylemlerin örgütlenmesinde yer aldı.
Drbeciler tarafından bir ara "vur emriyle" aranan Uluer, 12 Eylül cuntasının askeri mahkemelerde aldığı cezaların zaman aşımına uğraması üzerine,1995'te Türkiye’ye döndü.
Yurda döndükten sonra önce Birleşik Sosyalist Parti ve daha sonra ÖDP'nin kurucuları arasında ve ilk PArti Meclisinde yer aldı. Bir dönem solun ortak milletvekili adayı oldu. Uluer, HDP'nin kuruluşuna da destek verdi, Halkların Demokratik Kongresi Danışma Kurulu üyesi olarak gözlerini kapadı.
İngilizce ve Almancı bilen Uluer'in çeşitli dergilerde yayımlanmış yazıları ve kendisiyle yapılmış uzun söyleşileri bulunuyor. Uluer'le yapılan bir nehir söyleşi, "Türküm-Çerkezim-Kürdüm- Devrimciyim" adıyla kitap haline getirildi.
