ABD Büyükelçisi: Türkiye ABD ile Rehine Diplomasisi Yürütüyor

20 Ağustos 2017
ABD Büyükelçisi: Türkiye ABD ile Rehine Diplomasisi Yürütüyor

Avrupa ve Amerika’daki eski ve mevcut güvenlik yetkililerine göre Türkiye, uyduruk terör suçlamalarıyla elinde tuttuğu bazı ABD ve Alman vatandaşlarını ülkelerindeki Türkleri sınırdışı etmeleri için bir pazarlık unsuru olarak kullanıyor.

Tutulanlar arasında, 10 ay önce tutuklanan ve 20 yıldır Türkiye’de yaşayan Amerikalı papaz Andrew Brunson ve Şubat ayında tutuklanan Türk-Alman gazeteci Deniz Yücel de var. Olayın hassasiyeti sebebiyle isim vermeden konuşan Avrupalı güvenlik yetkililerine göre Türk temsilciler ABD’li ve Avrupalı kişilerin tutuklanmalarını defalarca, geçen yıl Erdoğan hükümetine karşı düzenlenen başarısız darbe girişimiyle suçlanan Türk vatandaşlarının iadesine bağladılar.

BuzzFeed News’de Mitch Protehero’nun yazdığı geniş bir habere göre, ‘Türkler yüzsüzce bu tutuklamaları, ABD ve Almanya’dan istedikleri kişilere bağladılar.’ diyen Avrupalı bir emniyet yetkilisi, vatandaşlarını dikkatli olmaları konusunda uyardıklarını söylüyor.

Perşembe günü BuzzFeed’in Deniz Yücel’in neden serbest bırakılmadığı sorusuna karşılık Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel sözünü sakınmadan, Yücel’in Türkiye tarafından rehin tutulduğunu düşündüğünü söyledi.

Trump yönetimi ise bir NATO müttefiğinin kanunsuzlukla suçlanması konusunda daha temkinli ve gönülsüz. Dışişleri Bakanı Rex Tillerson sadece papaz Brunson’un bırakılmasının öncelikleri olduğunu söyledi ama Bakanlık daha ileri gitmedi ve detaylı mülakat vermeyi reddetti.

Türkiye’nin sınırdışı edilmesini istediği kişi listesinin başında, ABD’de oturumu olan ve Erdoğan taraftarlarının darbenin beyni olarak gördükleri Fethullah Gülen var. Amerikalı yetkililer ise Türkiye tarafından üretilen delillerin yeterli olmadığı gerekçesiyle, iade talebini reddetmişti.

Türkiye ayrıca, darbe sırasında Türkiye’de olan fakat daha sonra Almanya’ya siyasi sığınma talebinde bulunan bir düzine kadar askerin ve önde gelen imam Adil Öksüz’ün de iadesini istiyor.

Uluslararası Af Örgütü’nin Türkiye’deki  toplantısına başkanlık eden Alman Peter Steudtner’in tutuklanması üzerine iki ülke arasındaki soğukluk geçen ay zirvedeydi. Steudtner, terör propagandası yapmak ve terör örgütü üyeliği suçlamalarıyla 2 yaşındaki çocuğuyla birlikte tutuklanan gazeteci Meşale Tolu ve Deniz Yücel’in de olduğu listeye eklenen son isim.

Gabriel’e göre Stedtner, Yücel ve Tolu’nun tutuklulukları, Türkiye’deki eleştirel her sesi kısma anlamına gelen terör propagandası suçlaması absürdlüğünün örnekleri.

Türkiye’de en az 22 Alman gözaltına alındı. 9’unun hala hapiste olduğu düşünülüyor.

Tutuklu Amerikalılar’ın sayısı ise bilinmiyor. Çoğu kaynak 4 kişi olduğunu söylüyor. Kamuoyunun bildiği iki isim var: PKK’yı desteklediği suçlamasıyla Ekim ayından bu yana tutuklu papaz Brunson ve NASA’da çalışan Türk-Amerikan bilimadamı Serkan Gölge. Darbeden sekiz gün sonra Amerika’dan memleketi Hatay’a tatile gelen Gölge, burada gözaltına alınıp tutuklanmıştı. (McCain Institute calisani Berivan Orucoglu ise 12 ABD vatandaşının tutuklu olduğunu, bunlardan bazılarının aynı zamanda Türkiye vatandaşı olduğunu söyledi.)

Yorum yapma taleplerine cevap vermeyen Brunson’un ailesi, daha önceki açıklamalarında Türk mahkemelerine suçlamalarla ilgili hiçbir delil sunulmadığını söylemişti.

Türkiye’nin iade talepleri sadece darbeye karıştıkları iddia edilen Türk vatandaşları ile sınırlı değil. Bu yılın sonunda New York’ta yargılanacak olan, uluslararası yaptırımdan kurtulmak için Türkiye-İran arasındaki petrol-altın entrikası ile suçlanan Reza Zarrab da iadesi istene kişiler arasında. Dikkat çeken davada Zarrab’ın avukatı, Donald Trump’ın arkadaşı ve New York eski Belediye Başkanı Rudolph Giuliani.

ABD Eski Büyükelçisi Edelman: Türkiye Rehine diplomasisi yürütüyor

ABD’nin Türkiye eski büyükelçisi Eric Edelman, Erdoğan’ın kişisel olarak, Trump ve Tillerson’la dava ile ilgili yaptığı görüşmenin raporlarından ve Giuliani’nin rolünden bahsederek, bunların en azından Türk hükümetinin rehin diplomasisi yürüttüğünü gösterdiğini söyledi.

Erdoğan, amacının ABD ve Almanya’yı şüpheli darbe girişimcilerini bulma çabalarında işbirliğine zorlamak olduğunu söylemiş ve 8 Ağustos’ta Karadeniz’de yaptığı bir konuşmada ellerinde tuttukları isimleri, talep ettikleri iadeler karşılığında serbest bırakacaklarını açıklamıştı.

Türkiye’nin tüm eylemleri NATO’nun Brüksel karargahından da izleniyor. Üst düzey Avrupalı güvenlik yetkilileri, rehin diplomasisi yürütebilme amacıyla, Türk güvenlik güçlerinin, şüpheli suçlamalarla tutuklayabilmek için Avrupalıları hedef alabilecekleri konusunda kendi hükümetlerini uyarmaya başladıklarını söylüyor.

Bir NATO askeri yetkilisine göre suçlamalar rahatsız edici çünkü tutuklamalar keyfi görünüyor. ‘Türkiye’de, Gülenistler ve subaylara karşı paranoid bir tasfiye ile Erdoğan hakimiyetini tehdit edebilecek vatandaşların tutuklanabilmeleri için hedef haline getirilmeleri gibi garip bir durum var.’

Berlin, Brüksel ve Washington’daki Türk diplomatlardan BuzzFeed’in görüşme taleplerine cevap veren olmamış.

NATO müttefikleri arasındaki ayrışmalar, ABD liderliğinde IŞİD’e karşı yürütülen mücadeleyi de etkiliyor. Türkiye, darbe girişiminden sonra İncirlik üssüne erişimi engellemiş, elektriklerini kesmişti. Üsteki 2500 asker yakını tahliye edilmiş ve ABD, Türkiye’ye gidecek vatandaşlarını uyarmıştı.

Almanya da kendi vatandaşları için benzer uyarılarda bulunmuştu. Türk yetkililerin referandum öncesi Almanya’da düzenleyecekleri programlara izin verilmemiş, Türkiye de geçtiğimiz günlerde 700 Alman şirketini terörle ilintili göstermiş ancak birkaç gün sonra geri adım atmıştı.

Ebru Aksay /WHattı

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…