İşte diktatörlük mahkemesi: Bu tahliyeye itiraz edilemez

27 Temmuz 2017
İşte diktatörlük mahkemesi: Bu tahliyeye itiraz edilemez

HDP mitingine saldıran IŞİD'li sanığını tahliyesine yapılan itiraza mahkemeden yanıt --Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, HDP mitinginin bombalanması davasında yargılanan Burhan Gök’ün tahliyesine müdahil avukatların yaptığı itiraza ilişkin kararını verdi. Mahkeme "sanığın tahliyesine ilişkin karara itiraz hususu yasada düzenlenmediği için tahliye kararına itiraz edilemeyeceğini" ileri sürdü.

Bianet'ten Ayça Söylemez'in haberine göre,  Diyarbakır'da HDP mitingine 5 Haziran 2015'te düzenlenen, 5 kişinin öldürüldüğü bombalı saldırının faili Burhan Gök'ün tahliyesine ilişkin müdahil avukatların yaptığı itiraza mahkeme yanıt verdi.

25 Temmuz'da yapılan duruşmada sanık Gök'ün tahliyesine avukatlar tepki göstermişti.
25 Temmuz'da yapılan duruşmada sanık Gök'ün tahliyesine avukatlar tepki göstermişti.

IŞİD üyelerinin sınırı geçmesine yardım etmekle suçlanan HDP Diyarbakır mitingi saldırısı sanıklarından Burhan Gök’ün tahliyesine yapılan itirazın sonucu belli oldu. İtirazı değerlendiren Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi ” sanığın tahliye kararına itiraz edilemeyeceğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir” dedi.

“Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs, Nitelikli Öldürme, Nitelikli Öldürmeye Teşebbüs, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz olarak Bulundurma veya El değiştirme” suçlamalarıyla yargılanan Burhan Gök ‘5 Haziran Katliamı’nın 6’ncı duruşmasında adli kontrol şartı olmadan tahliye edilmişti. Sanığın yoğun kaçma şüphesine dikkat çeken ve yöneltilen suçlamanın Gaziantep Suriye sınırında insan ticareti yaparak IŞİD’li getirip götürmek olduğunu hatırlatan dava avukatı Özgür Erol itiraza dair açıklamalarda bulundu.

‘BU TARTIŞMALI BİR KONU”

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itirazın olumsuz sonuçlanması sonrası bir üst mahkemeye itiraz ettiklerini belirten Erol mahkeme ile aralarında usul üzerinden bir tartışmanın yaşandığını söyledi. Mahkemenin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 104. maddesine dayanarak “tutukluluğa itiraz edilebilir tahliyeye itiraz edilemez” tartışmasının yaşandığını belirten Erol şunları söyledi:

Müdahil avukatlardan Özgür Erol bianet'e yaptığı açıklamada, "Mahkeme yapması gereken asıl şeyi yapmadı, duruşmanın sonunda tahliyeye yönelik itirazımızı zapta geçirmedi. Sonradan itiraz ettik. Şimdi Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesinin kararını bekliyoruz" dedi.

“Hatırlarsanız HDP milletvekillerine verilen tahliye kararlarına hemen savcılar itiraz ettiler ve mahkeme bu alınan kararı kaldırdı. Bu Sincan’daki Mahkemenin kendi uygulaması. Hakikaten facia bir karara imza attılar. Türkiye’deki ceza yargılamasına baktığımızda pek çok tahliye kararlarına savcılar itiraz ediyor ve mahkemeler uyguluyor.

KANUN DİYOR?

Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) "Şüpheli veya sanığın salıverilme istemleri" başlıklı 104. Maddesinin 2. fıkrası şöyle:

"Şüpheli veya sanığın tutukluluk hâlinin devamına veya salıverilmesine hâkim veya mahkemece karar verilir. Ret kararına itiraz edilebilir."

Ret kararına kimin itiraz edip edilmeyeceği ise düzenlenmediği gibi itiraza bir engel de belirtilmiyor.

NE OLMUŞTU? 

Diyarbakır HDP mitingi patlama

Antep'te 2015 yılında IŞİD'e yönelik soruşturma başlatıldı.

Burhan Gök ve Mustafa Kılınç, yanlarında Türkiye vatandaşı olmayan ve sınırı geçerek kamplara ulaşmak istediği iddia edilen üç kişiyle birlikteyken, bu soruşturma kapsamındaki operasyonda yakalandı.

İkisi de Antep'teki örgüt mensuplarını, sınırdan geçirerek Suriye'deki kamplara ulaştırmakla suçlandı.

5 Haziran 2015'te HDP'nin Diyarbakır'daki İstasyon Meydanındaki mitinginde, çöp kutularına konan ve uzaktan kumandayla patlatılan bombalarla düzenlenen saldırıda Ramazan Yıldız (16), Necati Kulur (47), Şehmuz Kaçan (34), Civan Arslan (17) ve Ali Türkmen (65) hayatını kaybetti.

Bu saldırının ardından Antep Cumhuriyet Başsavcılığı, yetkisizlik kararı vererek IŞİD soruşturması dosyasını Diyarbakır'a gönderdi.

Sevk kararında, bombalı saldırının faili olan 'Cafer' kod adlı Orhan Gönder'in Antep'te yakalandığı ifade edildi. Burhan Gök de Orhan Gönder ile irtibatı tespit edilince Diyarbakır saldırısı soruşturmasına dahil edildi.

Burhan Gök ve Mustafa Kılınç, Diyarbakır saldırısıyla ilgili açılan davada Orhan Gönder'i saklamakla suçlandı. İddianamede Kılınç ve Gök'ün 'suçüstü' yakalandıkları belirtildi.

Gök'e 'Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs, Nitelikli Öldürme, Nitelikli Öldürmeye Teşebbüs, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz olarak Bulundurma veya El Değiştirme' suçlarından dava açıldı.

Burhan Gök yakalandığında yanında İbrahim El Bakraoui vardı. Gök, El Bakraoui'yi Antep'ten alarak Suriye'deki IŞİD kampına ulaştırmaya çalışmakla suçlandı. El Bakraoui yakalandıktan sonra sınırdışı edildi, 22 Mart 2016'da Brüksel'deki Zaventem Havalimanı'nda vücuduna bağlamış olduğu bombayı patlattı. Aynı gün kardeşi Halid El Bakraoui'nin de metrodaki intihar saldırısıyla birlikte 31 kişi hayatını kaybetti, en az 260 kişi yaralandı. Saldırıları IŞİD üstlendi.

Burhan Gök, 25 Temmuz'da Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 6. duruşmasında "26 aydır tutuklu olduğunu, mağdur edildiğini" söyledi. tahliye edildi.

Müdahil avukatlar tahliyeye itiraz etti. Tahliyeye itiraz dilekçesinde, aradan geçen iki yıldan fazla zamanda, Gök'ün üzerinden çıkan cep telefonu ve diğer delillerin incelenmediği, HTS [telefon kayıtlarından yer tespiti] analizlerinin yapılmadığı ifade edildi.

Avukat Özgür Erol, tahliyeyle ilgili bianet'e, "IŞİD mensuplarına sınır geçişi sağlamak ve ‘sınır kontrolü' suçlamasıyla suçüstü yakalanan Burhan Gök, ‘kaçma şüphesi yok' diye tahliye edildi. Sosyal medyada paylaşım yapan bile tutuklanıyorken, Gök hakkında, imza vermek, elektronik kelepçe gibi bir adli kontrol bile uygulanmadı" dedi.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…