İngiltere’nin Seçimi: “büyük kumara” karşılık, bir “komünistin” manifestosu

Melike Gül Demir

10 Haziran 2017
İngiltere’nin Seçimi: “büyük kumara” karşılık, bir “komünistin” manifestosu

Basın için o İşçi partisinin “sosyalist” lideriydi, zira bu halkın sempatisini kazansın diye değil, anti-sempati oluştursun diye özellikle üzerine gidiliyordu.  May ve ekibi “komünist” Çorbyn’e yüklendi, liderlik vasfını taşımadığını söyledi.

Avrupa Birliğinden çıkış için karar verilen referandumdan bu yana İngiltere siyasetinde sular durulmuyor. Muhafazakar partili dönemin Başbakanı David Cameron’unun Avrupa birliğinden çıkışı (Brexit) halk oylamasına sunduğu referandumdan çıkan sonuç Cameron’un siyasi hayatına mal olmuş, istifa etmek zorunda kalmıştı.

Terassa May halkın talep ettiği Brexit’i uygulamak için hükümeti devralmış, İngiltere’nin yeni çiçeği burnunda başbakanı olmuştu.

Kısa bir süre sonra kamu araştırmaları Muhafazakar partiye olan desteğin ciddi oranda arttığı, İşçi partisinde ise ciddi bir erime yaşandığını gösteriyordu. Ortaya çıkan bu fırsatı değerlendirmek isteyen May, apar topar erken seçim kararı aldı. May, böylece sadece meclisin çoğunluğuna sahip olmayacak, aynı zamanda Avrupa’yla yapılacak Brexit anlaşmasında elini kuvetlendireçekti.

Seçim kampanyası başladığında ve Muhafazakar partinin programı açıkladığında ise durum hiç de hayal ettiği gibi olmayacağını gösteriyordu. Program sosyal alanda birçok kesinti içeriyordu ve İngiltere tarihinde neo-liberal politikaları en sert uygulayan politikacılardan biri olan Margaret Thatcher’i mumla aratıyordu.

Jeremy Corbyn, sosyal birçok kesintiyi programına dahil eden May’a karşı, Komünist manifestonun doğduğu topraklarda seçim programını manifesto olarak niteledi.

Elitlerin ve basının yoğun eleştirilerine rağmen zaman İşçi partisi lehine işliyordu. Basın için o İşçi partisinin “sosyalist” lideriydi, zira bu halkın sempatisini kazansın diye değil, anti-sempati oluştursun diye özellikle üzerine gidiliyordu.

Seçimde son düzlüğe girerken, araştırma şirketleri İşçi partinin “manifesto”sunun çok başarılı bir şekilde ilgi gördüğü özellikle gençlerden manifestoya ciddi bir yönelme olduğunu gösteriyor, hatta hükümeti kuracak çoğunluğa dahi yol açabileceği olasılığını doğurabilirdi.

Çorbyn’nin manifestosu sağlık, eğitim ve sosyal alanlarda, alt sınıfın lehine bir reform içeriyordu. Kampanya sloganı ise “azınlık için değil, çoğunluk için” olarak belirlendi.

Rakiplerine değil, programına, yani yapacaklarına odaklanan kampanyası en çok gençler arasında karşılık buldu ve Çorbyn’li İşçi partisi hiç hesapta yokken 29 fazla sandalye kazandı. Böylece sandalye sayısı 261’e yükseldi. Bu başarı, Parti içinde liderliği tartışılan Çorbyn’in elini güçlendirdi.

Araştırma şirketlerinin sonucuna duyduğu güvenle May ve ekibi “komünist” Çorbyn’e yüklendi, liderlik vasfını taşımadığını söyledi. May, geleneksel olarak seçim öncesi liderlerin buluştuğu tv programına bile katılmadı.

Bu kibirle May, midyata bulgura giderken evdeki pirinçten oldu, meclisteki çoğunluğu, tek başına  hükümet kurma yetkisini kaybetti. May, kampanya sırasında çok değil sadece 6 sandalye kaybederse istifa edeceğini twitter hesabından duyurmuştu. Seçim çıkış anketi yayınlanır yayınlanmaz tek başına hükümet kurma sayısına ulaşmayan May’in bu “uzun gecenin” sonunda istifası beklenirken, basının karşısına çıkan May, “ulusal çıkarlar” için istifasının doğru olmayacağını gerekçe göstererek istifa etmeyeceğini açıkladı

Hükümet kurabilmek için gerekli olan 326 sandalyeye ulaşamayan May, aldığı 318 sandalyeyle hükümeti kurmak için Kuzey İrlanda’dan oldukça muhafazakar ve İngiltere birliğinden yana olan 10 sandalyeli Demokratik Birlik Partisi (DUP) ile hükümeti kuracak.

Mayın küçük ortağı DUP ile kuracağı, hükümetin akıbeti ise belirsiz, zira bir yıl bile sürmeyeceğine dair bahisler açıldı bile.

Bu seçimlerin ekonomik boyutuna gelince, Brexit kararı ve hemen arkasından gelen erken seçim Muhafazkar partinin siyasi ve kişisel hırsları sonucunda gerçekleşti. Üstü örtülen, dile getirilmeyen ise bu siyasi çalkantının ekonomiyi derinden etkilediği. Referandumdan bu yana bir türlü toparlanamayan ingiliz sterlini, seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz büyük değer kaybetti.

İngiliz basınına seçim sonuçlarını “May’in büyük kumarı” olarak değerlendirildi. May büyük bir kumar oynadı ve kaybettiği görülüyor. Ona kaybettiren ise bir komünistin manifestosu oldu.

İstikrarı sağlamak için yapılan erken seçim daha büyük bir belirsizliği ortaya çıkarmış görünüyor. Gelecek günler çok şeye gebe, uzun bir süre siyasi ve ekonomik çalkantı devam edeceğini söylemek kehanet olmaz.

WashingtonHattı

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…