Katar ile Körfez ülkeleri arasındaki krizin arka planı

5 Haziran 2017
Katar ile Körfez ülkeleri arasındaki krizin arka planı

Uzun zamandır gergin temeller üzerine oturan Katar- Körfez ülkeleri ilişkilerinde Pandora kutusu sonunda açıldı...

Süreci hızlandıran olay, ABD Başkanı Donald Trump’ın 20 Mayıs 2017 Tarihinde Suudi Arabistan’ı ziyaret edip uzun vadede 110 milyar dolar değerinde silah anlaşması imzalaması ile başladı. Toplantı sadece Amerika için değil, bölgede gücünü etkin olarak göstermek isteyen Suudi Arabistan için de büyük önem taşıyordu.

Zira, Suudi Arabistan bu imza karşılığında Amerika’nın sınırsız manevra desteğini kazanıyor aynı zamanda Mısır’daki pozisyonunu da güçlendiriyordu. Sisi’nin Amerika gezisinin dışında, Suudi Arabistan’daki Selman-Trump görüşmesine de davet edilmesi bunun göstergelerinden bir tanesi idi.

Mısır’da Müslüman Kardeşler Hükümeti’ne darbe yaparak iş başına gelen Sisi, Suudi Arabistan ile Katar arasında uzun zamandır rahatsız edici bir ayrıntı olarak kendisini gösteriyordu. Zira Mısır Müslüman Kardeşler yönetiminin dünya üzerindeki siyasi ve ekonomik en büyük destekçileri Katar ve Türkiye idi.

Al Masdar'ın özel haberine göre, geçmişten gelen husumetler Mısır ile sınırlı değildi. Katar ile bölge ülkeleri Libya’daki vekalet savaşında da ters düşüyor ve bu durum silahlı çatışmaya kadar uzanıyordu. Rusya, Amerika, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan ile diyalog halinde bulunan Libya geçiş hükümetinin silahlı kanadı olan Libya Ulusal Ordusu, Katar hakkında 'terörizmi destekleyen ülke' suçlamalarında bulunuyordu. Türkiye ve Katar’ın desteklediği silahlı gruplar Libya Ulusal Ordusuyla şiddetli çatışmalara başlamıştı.

SURİYE CEPHESİ
Bu durum hızlı şekilde Suriye sahasında da sirayet etti. Şam’da bulunan Doğu Guta bölgesinde Suudi destekli İslam Ordusu bileşenleri ile Katar destekli Feylak Şam ve Nusra ittifakı iç çatışma yaşamaya başladılar. İki haftadan uzun süren çatışmalarda karşılıklı olarak yüzü aşkın militan hayatını kaybetti. İdlib kentinde ise karşılıklı suikastler ve bombalı saldırılar ile iç çatışmalar başka bir boyut kazandı.

Tüm bu vekalet savaşı gerginliklerinin ışığında 24 Mayıs 2017 tarihinde Katar Haber Ajansı QNA resmi internet sitesinde Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamad Al Sani’nin gündeme bomba gibi düşen açıklamalarına yer verildi.Katar emirine dayandırılan sözlerde Suudi Arabistan yönetimine çeşitli serzenişler bulunuyordu. Emir Al Sani haberde İran’ın bölge için önemli bir İslami güç olduğu ve körfez ülkelerinin İran ile iyi geçinmesinin bölge istikrarı için hayati öneme sahip olduğu vurgulanıyordu.

Söz konusu haber Katar Haber Ajansı, QNA resmi twitter hesabında da yayınlandı. Geçen iki saatin ardından ”internet sitesi ve twitter hesabından hacklendik, haberler ile alakamız yok” açıklamaları geldi ve haberler her iki platformdan da kaldırıldı. Aynı gün hacker saldırısı açıklamasından tatmin olmayan Suudi Arabistan, Katar, Mısır ve Bahreyn başta Katar Resmi Haber Ajansı ve Doha merkezli El Cezire internet sitelerine erişim yasağı getirdi.

Bunun üzerine, 25 Mayıs 2017 tarihinde Birleşik Arap Emirlikleri ve özellikle Suudi Basınında Katar Emiri hakkında birçok dedikodu, eleştiri ve imalı haberler yer almaya başladı. Öyle ki Suudi gazeteleri aynı manşet ile çıkarak Katar Emiri El Tani hakkında ortaya bomba gibi bir iddia attılar.

KATAR-İRAN-YEMEN
Haberlerde, Şeyh El Tani’nin Bağdat’ta İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ile gizlice bir görüşme gerçekleştirdiği sayfa sayfa açıklanıyordu. Söz konusu görüşmede Katar’ın İran’a Yemen ve özellikle Bahreyn konusunda arka çıktığı, bunun da Körfez halklarına ihanet olduğunu belirten görüşlere yer veriliyordu.

Tam bu esnada bir başka hacker saldırısı Birleşik Arap Emirlikleri Washington Büyükelçisi Yusuf el Uteybe’yi vurdu. Rus destekli olduğu düşünülen hacker saldırısında BAE Washington Büyükelçisi’nin Katar ve Türkiye hakkında gerçekleştirdiği pek çok yazışma,şikayet ve karşı lobi e-mail dökümanına ulaşıldı. Bu taraflar için bardağı taşıran son damlaydı.

Enformasyon savaşları yoğun geçen gün içerisinde şiddetini arttırdı. Katar şu ana kadar taraf olduğu Yemen saldırılarını bir kenara bırakıp El Cezire üzerinden Suudi koalisyonunu eleştirmeye başladı. Normalde hiç değinilmeyen Yemen’deki insani krize dair kısa aralıklarla haberler girilmeye başlandı. Suudi saldırılarının Yemen’i mahvettiği, insanların aç kaldığı ve kolera salgınının ülkeyi perişan ettiği haberleri Suud Basını tarafından görüldü ve bahis arttırıldı. Suudi basını artık daha da saldırgandı. Katar’ın 46 yıl içerisinde 5 darbe gördüğü ve 6'ncı darbenin de her an gerçekleşebileceğine dair uzman görüşleri İngilizce ve Arapça olarak Suudi haber sitelerinde yerini aldı.

Türkiye saatine göre 06:30 sularında ise beklenilen açıklama geldi. Bahreyn, Katar yönetiminin ülkedeki Şii muhalefete destek verdiği suçlaması ile ilişkileri dondurma kararı aldıklarını açıkladı. Suudi Arabistan’ın da resmi açıklaması dakikalar sonra geldi.Katar’ın; El Kaide, IŞİD ve İran destekli milisleri desteklediğin ve dolayısıyla ilişkilerin kesildiği bildirildi. Bu açıklamaları sırasıyla Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Libya, Maldivler de izledi.

ÜLKEYİ TERK ETME ÇAĞRISI
Bahreyn, Katar diplomatlarına 48 saat içerisinde ülkeyi terk etme çağrısında bulundu.

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri 2 hafta içerisinde tüm Katar Vatandaşlarının ülkeyi terk etmeleri gerektiğini bildirdi.

Suudi Arabistan, Katar’a hava ve kara yolunun yarından itibaren tamamen kapanacağı açıklamasında bulundu.

Suudi Arabistan futbol takımları, Katar Havayolları ile olan sponsorluk anlaşmalarını tek taraflı olarak feshetti.

'MÜSLÜMAN KARDEŞLER VE HAMAS'A DESTEK' İDDİASI
Mısır, Katar’ı Müslüman Kardeşler ve Hamas’a destek verip Mısır’da iç karışıklık yaratmak ile suçladı.

Maldivler, Katar Havayollarının aktarma olarak ülkelerini bir daha kullanamayacaklarını belirtti.

Katar Hava Yolları, Körfez ülkelerinin hava sahalarını kapatması ile uçuşlarını sadece İran üzerinden sürdürebilecek. Bununla ilgili görüşmelerin İran Katar ilişkilerini daha da yakınlaştırması bekleniyor.

Ayrıca tek kara sınırı olarak Suudi Arabistan’ın bulunduğu, gıda temininin %90’ını bu ülkeden sağlayan Katar alternatif ithalat yolu olarak da İran ile yakınlaşabilir.

Katar’dan son gelişen olaylar ile ilgili çarpıcı bir açıklama gelmedi. Olayların üzüntü ile takip edildiği belirtilerek misilleme olarak Katar Hava Yolları’nın bölge ülkelerine uçuşu yasaklandı. / ABC

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…