Salih Müslim: Erdoğan’ın UCM yargılanması için bütün dosyalar hazır

6 Temmuz 2016
Salih Müslim: Erdoğan’ın UCM yargılanması için bütün dosyalar hazır

'Zarrab davası birilerinin boynunda ip gibi duruyor bu ipi istedikleri zaman çekebilirler' --Kim ne derse desin DAİŞ’in kurucuları arasında Türkiye vardı bunu hep saklıyordu ama bunların hepsi açığa çıktı. Bunların Rojava’da Kürtleri bitirme planları vardı bu planlar hepsi Türkiye üzerinden yürütülüyordu. 

 PYD Eş Başkanı Salih Müslim, “Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) yargılanması için bütün dosyalar hazırlanmış durumda. Ruslar bu dosyalara yani Türkiye’nin DAİŞ ile olan ilişkilerine sahip belgelerin hepsine sahip durumda.

“Yine Reza Zarrab’ın ABD’de tutuklanması da bundan kaynaklıdır. Zarrab meselesi unutulmamalı bu dava devam ediyor. Kuveyt Türk bankasına karşı açılmış bir dava var. Bunlarla birlikte Türkiye’nin bütün ilişkileri açığa çıkarıldı ve çıkarılıyor. Zarrab davası birilerinin boynunda ip gibi duruyor bu ipi istedikleri zaman çekebilirler” dedi.

PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Menbic ve Musul operasyonu, Türkiye’nin Rusya ve İsrail yakınlaşması, Rıza Sarrab davası, Türkiye-Suriye görüşmeleri ve IŞİD saldırılarını Fırat Haber Ajansı’ndan (ANF) Serkan Demirel’e değerlendirdi.

‘AVRUPA’DA EYLEM YAPAN DAİŞ ÜYELERİ MİNBİC’DE EĞİTİLİYORDU’

Minbic hamlesini önemini nedir?

Minbic hamlesi stratejik olarak çok önemlidir. Rakka’nın yani DAİŞ (IŞİD) merkezinin Türkiye ile olan bir bağı Grî Spî (Tel Abyad) daha önce ele alınarak bu ilişkinin sağlandığı bir yol kesilmişti. 

Cerablus yolu yani Minbic’de alınınca Rakka yalnız kalıyor. Sadece Musul yolu kalıyor. O da kesilirse DAİŞ ortada desteksiz kalacak.

Bu gerçekleşirse DAİŞ’in sonunu getirmek daha kolay olacak. Diğer boyutuyla bizim için de Minbic çok önemlidir.

Minbiç köyleri Rojava’nın bir parçasıdır bu köylerin yüzde 50’si Minbic merkezinin yüzde 49’ı Kürt’tür. Buradaki halkımızı asla yüz üstü bırakamayız diğer halklar gibi.

Diğer önemli bir boyutu ise Avrupa’ya eylem amaçlı gelen DAİŞ üyeleri hep bu yolu kullanıyor. DAİŞ üyeleri orada eğitilip Avrupa’ya eylem yapmak için geri gönderiliyordu. Minbic alınırsa Avrupa’daki saldırılarda çok azalır.

‘TÜRKİYE 5 GÜN ÖNCE 12 TIR CEPHANE YARDIMINDA BULUNDU’

Türkiye’nin Minbic’İn IŞİD’den temizlenmesine yönelik yapılan hamleye karşı tutumu nedir?

Türkiye hala Minbic’dan vazgeçmiş değil şimdi çeşitli yollardan DAİŞ’e yardım göndermeye çalışıyor. Cerablus’daki DAİŞ güçlerine şimdi açıktan yardım etmiyorlar ama diğer ılımlı güçler denen El Nusra ve Ahrar-u-Şam gibi DAİŞ ile aynı zihniyete sahip olan güçler üzerinden bu yardımı sağlıyorlar. Bir çatışma süsü vererek 4 gün önce 12 tır yardım ulaştırdılar.

Bu yol kullanılarak DAİŞ’e cephanelik ulaştırılıyor. Daha yeni bir antlaşma gereği Türkiye’nin ılımlı güç dedikleri gruplar, aralarında ki çatışmayı durdurarak Suriye Demokratik Güçlerine (QSD) karşı savaşacağını ilan etti.

Özellikle Azez tarafındaki çatışmaları durdurmuşlar böylelikle DAİŞ’in Minbic’da elini güçlendirmeye çalışıyorlar. Ama bedeli ne olursa olsun DAİŞ belası tüketilecek.

‘HPG’NİN ARASINDA BULUNDUĞU GÜÇLER MUSUL’A OPERASYON BAŞLATABİLİR’

Peki, yakın zamanda Musul’a yönelik bir hamle gerçekleştirilebilir mi?

Musul bizim alanımız değil. Ama oradaki güçler öncülüğünde bir operasyon olmalı. Biz olmasak da HPG, YPŞ, Peşmerge veya Irak hükümeti gibi güçler bunu yapabilir.

‘TÜRKİYE ZAXO ÜZERİNDEN DAİŞ’E DESTEK SAĞLAMAYA DEVAM EDİYOR’

Türkiye bu operasyona engel teşkil ediyor mu?

1200 Türk askerinin Musul’un yanı başında olan Beşika’da bulunması ne anlama geliyor? Bu askerler DAİŞ’e ulaşım yolunu sağlıyor ve destekler Zaxo üzerinden yapılıyor. Kimse bunu gizlemiyor.  Kim ne derse desin DAİŞ’in kurucuları arasında Türkiye vardı bunu hep saklıyordu ama bunların hepsi açığa çıktı.

Bunların Rojava’da Kürtleri bitirme planları vardı bu planlar hepsi Türkiye üzerinden yürütülüyordu. Bu ilişkilerin ve planların hepsi açığa çıktı ve herkes görmesine rağmen Türkiye DAİŞ’e destek vermediği konusunda hala ısrar ediyor.

Türkiye’nin İsrail ve Rusya’ya yakınlaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsrail ve Rusya’ya karşı tükürdüklerini yaladılar. Daha önce de söylemiştim konu Kürtler olunca Türkiye her şeyinden vazgeçmeyi göze alır. Kürtler tek bir hak elde etmesin diye her şeyi yaparlar. Şimdi Kürdün önüne geçemediğini anlayınca her şeyi deniyorlar. Bu yakınlaşmanın temel mantığı Kürtlerin bölgede güç sahibi olmasını engellemektir.

‘KİMSE BİZE KARŞI SAVAŞMAYI GÖZE ALAMAZ, BİZE KARŞI DURAN HERKESLE SAVAŞIRIZ’

Peki, planladıkları gibi mi olacak?

Tahmin etmiyorum artık Kürtlerin bölgede en güçlü halk olduğu gerçekliği dünya tarafından kabul edilmiştir. Bize karşı duran herkesle savaşırız. Hiç kimse bize karşı savaşmayı göze alamaz. Türkiye başka ilişkiler içerisine girebilir ama bundan kaynaklı kimse bize karşı tavır alma durumuna kendisini koymaz. 

Bölgede genel bir istikrar isteniyorsa Kürtlerin yanın durmaktan başka seçenekleri yok onlar da iyi biliyorlar ki Kürtler bölgenin en büyük aktörüdür.

Türkiye Kürtlerin durdurmak için DAİŞ, Ahraru-Şam, Cebatul Nusra gibi terör örgütlerine hep destek vermiş ve bütün dünya bunu çok iyi biliyor. Şimdi bütün ilişkileri açığa çıkmış bir gücün yanında durmak DAİŞ’in yanında durmak anlamına gelir.

Avrupa ve dünyada iyi biliyor ki kendi değerlerini korumak için Kürtlerin yanında durmak zorundalar

‘ZARRAB DAVASI BİRİLERİNİN BOYNUNDA İP GİBİ DURUYOR, İSTEDİKLERİ ZAMAN ÇEKEÇEKLER’

Eğer dediğiniz gibiyse Türkiye’nin bu örgütlere desteği biliniyorsa bu durum Uluslararası Mahkemelere neden taşınmıyor?

Türkiye karşı net tavır alınmış durumda zaten bundan kaynaklı Türkiye Rusya’ya yanaşmak istiyor. Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) yargılanması için bütün dosyalar hazırlanmış durumda. Ruslar bu dosyalara yani Türkiye’nin DAİŞ (IŞİD) ile olan ilişkilerine dair belgelerin hepsine sahip durumda.

Yine Reza Zarrab’ın ABD’de tutuklanması da bundan kaynaklıdır. Zarrab meselesi unutulmamalı bu dava devam ediyor. Kuveyt Türk bankasına karşı açılmış bir dava var. Bunlarla birlikte Türkiye’nin bütün ilişkileri açığa çıkarıldı ve çıkarılıyor.

Zarrab davası birilerinin boynunda ip gibi duruyor bu ipi istedikleri zaman çekebilirler. ABD elinde bulundurduğu bu ipi çekecek mi yoksa şantaj olarak mı kullanacak birlikte göreceğiz. Yani hem Rusya hem de ABD DAİŞ ile olan bütün ilişkilerin bilgisine sahip bu bilgileri nasıl kullanacakları onların siyasetine bağlı.

‘TÜRKİYE ARABULUCULAR YOLUYLA SURİYE REJİMİ İLE GÖRÜŞMEK İSTİYOR’

Türkiye’nin yeniden yine Suriye rejimi ile görüşme taleplerinin olduğu söyleniyor bu konu hakkında bilginiz var mı?

Buna ilişkin bilgiler bize geliyor. Cezayir’de yaşanan bir görüşmenin ve Türkiye’nin görüşme istekleri olduğu bilgisi bize geliyor. Ve yine arabulucuların gidip geldiğini biliyoruz.

Ama yeniden ilişki kurma durumu ne olursa olsun bu bölgede olan gerçekliği değiştirmede bir etki yaratmaz.

Bu ilişki kurma isteğinin bir sonuca varmayacağını düşünüyorum olursa da onlar için çok daha kötü bir durum ortaya çıkar.

‘AVRUPA’NIN İSTİKRARI ORTADOĞU’YA ORTADOĞU’NUN Kİ KÜRTLERE BAĞLIDIR’

Peki, Türkiye’nin yeniden Rejim ile görüşme amacını neye bağlıyorsunuz?

Kürt karşıtlığı üzerinden yeniden bir ilişki kurmak isteniyor. Temel amaç Kürtlerin bölgede hak elde etmesini engellemektir.

Kürt sorunu artık bölgesel bir sorundan çıkarak evrensel bir soruna dönüşmüştür. Bu güçler Kürtlere karşı birleşse bile bizim için fark etmez. Kürt halkı artık hiç olmadığı kadar güçlüdür ve kimse onları yenemez. Diğer taraftan Avrupa ve dünya buna müsaade etmez. Avrupa’nın ve dünya güçlerinin kendi istikrarları için Kürtlerin yanında olması gerekir bunun da farkındalar. Avrupa’nın istikrarı Ortadoğu’ya, Ortadoğu’nun istikrarı Kürtlere bağlıdır.

Kürtler olmazsa kimi kabul edecekler DAİŞ’i mi, Baas rejimini mi yoksa Osmanlı’yı mı bunları da kabul etmeyecekleri ortada.

DAİŞ TÜRKİYE’Yİ UYARDI YA YARDIMA DEVAM EDERSİN…

IŞİD’in Türkiye’ye karşı eylem yapma durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İstanbul’daki olay sıradan bir olay değil. Daha önce söylemiştim siz DAİŞ’e yardım edersiniz ama günü gelir sizi de vurur. Artık Türkiye’ye DAİŞ’in kendisine karşı geliştirdiği eylemlerden kurtulamaz. DAİŞ’in içinde farklı fraksiyonlar vardı bunların içinde Türkiye etkisi olanlar artık zayıfladı. Özellikle belli yerlerde Türkmenler falan vardı bunların gücü zayıfladı ve aralarında DAİŞ’in içinde bulunan Ebu Müslüm öldürülmesi buna bir örnektir.

Yine Türkiye’nin politikasını DAİŞ içerisinde yürüten birçok isim öldürüldü. Türkiye’nin bu Cerablus meselesi falan kısa zamanda kendisine karşı dönebilir.

Diğer anlamda bu eylem Türkiye’ye karşı bir şantajdır ya eskisi gibi bize yardım etmeye devam edersin ya da sana karşıda eylem yapabiliriz mesajı verildi.

Türkiye yaptığı hatalardan kaynaklı bugün büyük bir sıkışmışlık içerisinde ya eskisi gibi bunları destekleyecek, bunlara yol açacak ya da bu tür eylemelerin Türkiye’de yaşanmasını göreceğiz.

Türkiye daha önce bunları Suruç’ta olsun Ankara’da olsun kullandı şimdi onlar kullanıldıklarının farkına varmışlar.

DAİŞ’İN AVRUPA’DAKİ EYLEMLERİ TÜRKİYE’DEN YÖNETİLİYOR…

DAİŞ’in Türkiye içerisinde üyeleri veya gücü var mı?

Türkiye’de güçlerinin ve üyelerinin olduğu ortada ama ne kadar olduğunu bilmiyorum. Avrupa’da uyuyan ve zaman zaman eylem yapan hücreleri Türkiye’deki güç tarafından yönetiliyor ve doğrudan bu uyuyan hücreler Türkiye’deki güçlere bağlıdır. 

 

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…