1 Mayıs: Meydanlara akarak mücadeleyi yükseltme günü

1 Mayıs 2022
1 Mayıs: Meydanlara akarak mücadeleyi yükseltme günü

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü bugün tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlanacak. Başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere birçok kentte mitingler yapılacak. Bu 1 Mayıs’ta da emekçinin halinde değişen bir şey yok. Zaten düşük olan ücretler enflasyon karşısında iyice eridi. Asgari ücret açlık sınırının altında kaldı. Sigortasız çalıştırma çok yaygın. Yaklaşık 13.1 milyon işçi sendikasız.  Ve işçi sınıfının siyasi örgütlenmesi yok!

1 Mayıs’ta emekçilerin genel durumu: 

  • İşçi sınıfının sayısal gücü: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın son verilerine göre Türkiye’deki toplam işçi sayısı 15.2 milyon. Disk-Ar verilerine göre, geniş tanımlı işsizlik sayısı7 milyon 989 bin kişi. İşsizler de işçi sınıfının bir parçası olduğuna göre Türkiye'de işçi sayısı en az 23 milyon 200 bin. Buna 2 milyon 600 bin kamu emekçisini eklediğimizde Türkiye işçi sınıfının toplamı 26 milyonu buluyor. TÜİK verilerine göre Türkiye'deki 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus oranı 2021'de %26,9! Buradan da belli ki, işçi sınıfı Türkiye'de en büyük güçtür, toplumun ezici çoğunluğunu teşkil etmektedir.
  • İşçi sınıfı örgütsüz, sendikasız: Buna karşın toplam sendikalı işçi sayısı ise 2.1 milyon. Sendikalaşma oranı yüzde 14.32. Türkiye’deki işçilerin 13.1 milyonu sendikasız. Memurlarda durum biraz daha iyi. Toplam memur sayısı 2.6 milyon, toplam sendikalı memur sayısı 1.7 milyon. Sendikalaşma oranı yüzde 64.66. Memurların da 1 milyona yakını sendikasız. 
  • İşçi sınıfı siyasi örgütlenmeden de yoksun: İşçi sınıfının nicel sayısına rağmen ülkenin politkasına yön verme gücünden yoksun. İşçi sınıfının politik örgütlenmesi yok denecek düzeyde. Onu temsil etme iddiasındaki partiler, sınıfın politik örgütlenmesini sağlayacak yetenek ve politikadan uzaklar.. İşçi sınıfınıın politik birliğini sağlamak için Emek Cephesini kurarak işe başlamak sosyalstlerin en temel görevi olarak bekliyor..

    İşçi sınıfının ekonomik durumu:

  • Açlık ücreti: Türk-İş’in araştırmasına göre, açlık sınırı 5 bin 323 TL. Açlık sınırının altındaki asgari ücret ise 4 bin 253 lira. Asgari ücret ile açlık sınırı arasında 1070 lira fark var. 17 bin 340 lira olan yoksulluk sınırı ile asgari ücreti karşılaştırabilmek bile olanaksız. Bekâr bir çalışanın yaşayabilmesi için aylık yapması gereken asgari harcama tutarı 6 bin 965 lira. Asgari ücret ile olması gereken asgari ücret arasında 2 bin 712 lira fark var. İktidar, ücretteki büyük erimeye karşın yılın ikinci yarısında asgari ücrete artışa ise kapıyı kapatmış durumda.
  • Söz tutulmadı: İktidar kamudaki taşeron işçileri kadroya alırken, KİT’ler başta olmak üzere çeşitli kurumlardaki yaklaşık 80 bin işçiyi kapsam dışında bıraktı. Bu işçilere de kadro sözü verildi. Ancak aradan geçen 4 yıla karşın kadroya alınmadılar. 
  • Çifte standart: Belediyelerdeki binlerce taşeron işçi kadro yerine belediye şirketlerine alındı. Bu işçiler kadroya geçirilen işçilerin haklarından yararlanamadıkları gibi ilave tediye yani ikramiye de alamıyorlar.
  • Geçici kaldılar: Orman işletmelerinde, şeker fabrikalarında, demiryollarında, çay işletmelerinde çalıştırılan binlerce geçici işçiye de sözlere karşın yıllardır kadro verilmiyor.
  • Meslek hastalığı: Covid-19 salgını binlerce çalışanı etkilemesine, yaşamlarını yitirmelerine neden olmasına karşın emekçiler için meslek hastalığı olarak kabul edilmedi.
  • Kâğıt üstünde: İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yasal düzenleme yapılmasına karşın uygulamada hiçbir ilerleme sağlanamadı. En son Tuzla’da mühürlü, kaçak fabrikada 3 kişi yaşamını yitirken, 9 kişi de yaralandı.
  • Kayıt dışı çalıştırma: Sigortasız işçi çalıştırma çok yaygın. Kayıt dışı istihdam oranı yüzde 30’lara yaklaşıyor. Özellikle yabancıların kayıt dışı çalıştırılması oldukça yaygın.
  • İşsizlik yüksek: TÜİK verilerine göre işsizlik oranı yüzde 10.7. Resmi verilere göre yaklaşık 3.5 milyon kişi işsiz. Geniş tanımlı işsizlik oranı ise TÜİK’e göre, yüzde 21.8. Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 20.7. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 9.3, kadınlarda ise yüzde 13.4. DİSK’in araştırmasına göre ise işsiz sayısı yaklaşık 8 milyon. Geniş tanımlı kadın işsizliği de yüzde 28.8.
  • Sözleşmeliler ve 3600 ek gösterge: Kamudaki binlerce sözleşmeli personel de yıllardır kadro bekliyor. 3600 ek göstergenin çıkması da beklenti konusu olan bir başka düzenleme. İktidar bu iki konuda da sürekli “çıkacak” diyerek umut dağıtıyor.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…