İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch), Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve El Kaide'ye bağlı grupların Ağustos ayı başında aralarında kadın ve çocukların da olduğu en az 190 sivili katlettiğini açıkladı. HRW, "insanlık suçu" işleyen grupların Türkiye üzerinde savaşçı ve silah geçirdiğini belirterek, BM Güvenlik Konseyi'ni Türkiye'ye çağrı yapmaya davet etti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, ilk kez giriş yaptıkları Suriye'de yaşananlara ilişkin bir rapor yayınladı. 105 sayfalık rapor, "Kanlarını hâlâ görebilirsin: Muhalif güçlerin Lazkiye kırsalında gerçekleştirdiği infazlar, rastgele ateş açmalar ve rehin almalar" başlığı ile yayınlandı.
HRW olay yerinde 35 kişinin tanıklığına başvurdu. Bunlar arasında 4 Ağustos günü Lazkiye bölgesindeki 10 köye yönelik silahlı grupların saldırılarında hayatta kalanların tanıklıkları da yer alıyor. HRW'ye göre 4 Ağustos'ta 57'si kadın ve 18'si çocuk olmak üzere en az 190 sivil silahlı gruplar tarafından öldürüldü. HRW bunlardan 20'sinin ismine de yer verdi.
HRW, öldürülenlerin en az 67'sinin silahsız oldukları halde ya da kaçmaya çalışırken, infaz edildiğini belirtti. Raporda, öldürülenlerin savaşçı değil, sivil olduğunu gösteren belgelerin elde edildiği kaydedildi.
20 GRUP KATILDI
Raporda, en az 20 grubun 18 Ağustos günü ele geçirilen 10 köye yönelik operasyona katıldığına dikkat çekti. Ancak HRW'ye göre 4 Ağustos'taki saldırının beş temel organizatörü ve yürütücüsü var: El Kaide bağlantılı Irak Şam İslam Devleti (IŞİD)ve El Nusra Cephesi ile Caiş El Muhacirin wel Ansar, Ahrar El Şam ve Şukur El İzz.
IŞİD ve Caiş el Muhacirin wel Ansar'in elinde halen çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 200 sivilin bulunduğunu belirten HRW, "Bu savaşçılar Ramazan bayramının birinci günü olan 4 Ağustos'ta saldırı başlattı. Ordunun mevzilerini aştılar ve 10'u aşkın Alevi köyüne girdiler" dedi.
İNSANLIK SUÇU İŞLENDİ
Köylüler, silahlı gruplardan kaçarken, rastgele ve bazı durumlarda hedef gözeterek üzerlerine ateş açtığını anlattı. HRW, "Bazı vakalarda, savaşçılar aileleri bir bütün olarak infaz etti veya öldürdü" dedi.
HRW Ortadoğu Masası Müdürü Joe Stork, "Bu ihlaller bazı kontrolsüz savaşçıların işi değil" diyerek, "Bu suiistimaller Alevi köylerdeki sivil halka karşı planlanmış bir operasyondur" diye kaydetti. Stark, sivillere yönelik bu cinayetler, alıkoymalar ve diğer ihalllerin "insanlığa karşı suç" olduğunu kaydetti.
TÜRKİYE ÜZERİNDEN SURİYE'YE GİRİYORLAR
Raporda, muhalif gruplarda yer alan yabancı savaşçıların çoğunun Suriye'ye Türkiye üzerinden girdiği ve silahlarını Türkiye üzerinden elde ettiğine de dikkat çekildi.
HRW, "Suriye güvenlik servislerinin sorumluları, basında yer alan haberler, Batılı diplomatlar ve gazeteciler ile insani organizasyon görevlilerinin yaptığı gözlemlere göre, bu gruplara ait yabancı savaşçılar Türkiye üzerinden Suriye'ye giriyorlar. Buradan silah, para ve diğer ekipmanları da içeri koyarken, sağlık tedavileri için buraya geri çekiliyorlar" dedi.
BM GÜVENLİK KONSEYİ TÜRKİYE'YE ÇAĞRI YAPMALI
"Türkiye sınır hattı boyunca devriyeleri yoğunlaştırmalı ve güvenilir bir şekilde sistematik insan hakları ihlallerinde bulunmakla suçlanan gruplara yönelik savaşçı ve silahların Suriye'ye geçişini engellemeli" çağrısının yapıldığı raporda, şunlar eklendi: "Türkiye, Suriye'de savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlediğinden, bu suçların işlenmesine iştirak ettiğinden şüphelenilen veya komuta sorumluluğuna sahip kişilere soruşturma ve kovuşturma açsın."
HRW ayrıca, "BM Güvenlik Konseyi ve Türkiye'nin ittifakları, suiistimallerde bulunan gruplara teslim etmek için Türkiye'den silahların geçişinin engellemek amacıyla amacıyla daha fazla incelemede bulunmak için özellikle Türkiye'ye çağrı yapmalı" dedi.
Raporda son olarak, "Türkiye gibi ülkelerin, Suriye'de işlenen vahşetlere inandırıcı bir şekilde ortak olan kişileri soruşturmalı ve insan hakları ihlallerin işleyenlere bir mabet sunmaktan kaçınmalı" vurgusu yapıldı.
