40 yıl süren tecavüz!

19 Mayıs 2013
40 yıl süren tecavüz!

DEVLET YETKİLİLERİ SORUŞTURMAYI GECİKTİRİYOR --Sivas'ta tecavüzcüsüyle evlendirilen, yaklaşık 40 yıldır şiddet gören ve tecavüze uğrayan Pamuk Ünlü'nün kardeşi Lütfiye Ünlü'nün anlattıkları akla durgunluk veren bir insanlık dramını gözler önüne seriyor.

Sivas, Zara'da Pamuk Ünlü 16 yaşındayken Kemal Avcı tarafından tecavüze uğradı ve hamile kaldı. Toplumsal baskı ve namus gerekçe gösterilerek Ünlü, tecavüzcüsüyle evlendirildi. Ancak yaşadıkları bununla sınırlı kalmadı. Avcı'nın bir başka kadınla birlikteliğinden olan oğlu da Ünlü'ye işkence ederek tecavüz etti. Yaklaşık 40 yıldır, Avcının şiddetine maruz kalan ve şizofreni hastalığıyla mücadele eden Ünlü, bir gözü ve bir kulağını da kaybetti. İşte tüm bu iddiaları Pamuk Ünlü'nün kardeşi Lütfiye Ünlü, gazetemize anlattı.

Her şey nasıl başladı?

Köyde yaşıyorduk. Köyün çobanı ablama tecavüz etti. Bir süre sonra hamile kaldığını öğrendik. Namusun temizlenmesi gerekiyordu. Köyün ileri gelenleri araya girdi ve ablam tecavüzcüsüyle evlendirildi. Sonrası daha da korkunç...

‘KAFAMI DUVARLARA VURUYOR'

İşkenceler devam mı etti?

Adam, ablamdan yaşça epey büyüktü. Başka bir kadından olan oğlu ablama işkence ederek tecavüz etti. Ablamın o günlerden bu yana tecavüzle, işkenceyle geçen bir hayatı oldu. Halen bu durum devam ediyor. Yaptığı işkencelerden ablam bir gözünü kaybetti, bir kulağı duymuyor ve artık şizofreni hastası. Benle konuşurken hep "kafamı alıp duvarlara vuruyor" diye anlatıyor.
Geçenlerde bacaklarının yandığını duydum. Adam zahmet edip hastaneye bile götürmemiş. Ablam da kendisini tedavi etmeye çalışınca durumu daha kötü olmuş. En sonunda, kızının eşi dayanamayıp hastaneye kaldırmış. Ablam tam 15 gün boyunca hastanede kalmış. Tabii ben bunları daha sonra öğrendim.

'KIZI POLİSE GİTMEMİ İSTEMEDİ'

Siz müdahale etmediniz mi duruma?

Ne zaman başına bir şey gelse onu alıp İstanbul'a tedavi ettirmeye getirdim. Burada bakmaya çalıştım ama ne zaman işe gitsem, akşam eve geldiğimde ablamı bulamıyordum. Adam gelip ablamı kaçırıp götürüyordu. Ablam yaşadıklarından dolayı 'hayır' da diyemiyordu. Yediği dayaklara alışmaktan başka bir çaresinin olmadığını düşünüyordu. Çünkü ‘hayır' derse tekrar daha fazla dayak yiyecek ve asla ondan kurtulamayacaktı.
Ablam böyle düşünüyor, çaresizlikten. Tecavüzden doğan bir kızı var o da benim polise şikâyet etmemi istemiyor. Babasının cezaevine gireceğinden korkuyor. Ben de arada kaldım.

‘SON ÇAREM SİZ OLDUNUZ'

Ablanızın maddi gücü var mı?

Ablamın devletten aldığı maaş var. Adam paraya el koyup çocuklarına dağıtıyor. Ablamı onlardan alırsam o maaş da gidecek diye göndermiyorlar. Ben mücadele edince de oğulları tarafından defalarca tehdit edildim. Maddi imkânsızlıklardan dolayı avukat tutamıyorum ki ablamı kurtarayım. Kızı da babasının cezaevine gideceğini bildiği için şikâyet etmemi istemiyor. Arada kaldım. Ben de son çareyi, konuyu sizinle paylaşmakta buldum. Birileri sesimi duysun ablamı onlardan kurtarsın istiyorum.


TECAVÜZ VE ŞİDDETİ BİMER'E BİLDİRDİK

İddialar üzerine Başbakanlık İletişim Merkezine (BİMER) konunun detaylı incelenmesi için başvuruda bulunduk. Şu anda Zara Jandarma Komutanlığı olay yerine intikal ederek, ismi geçen şahıslar ve köy halkının ifadelerini hazırlıyor. Edinilen ilk bilgilere göre Ünlü'nün kızı ve köy halkı iddiaları doğrulayan ifadeler verdi. Eğer soruşturma olumlu geçerse, Pamuk Ünlü bir kadın sığınma evine yerleştirilecek.

‘HAYATINDAN ENDİŞE EDİYORUM'

Başbakanlık İletişim Merkezi ve Sivas, Zara Jandarma Komutanlığı'nın yürüttüğü soruşturma devam ederken iddia sahibi Lütfiye Ünlü ile bir kez daha temasa geçtik. Ünlü, ablasının hayatından endişe ettiğini dile getirerek şunları ifade etti: " Ablam bir süredir kullanması gereken ilaçları almıyor. Hastalığının gittikçe kötüleştiğini duydum. Kızından ve köylülerden aldığım bilgilere göre, ablam saldırganlaşmaya başlamış. Son gelişmelerden sonra, Kemal Avcı'nın bu ilaçların temininde sıkıntı çıkardığı ortada..."

‘ÜÇ HAFTADIR İFADEMİ ALAMADILAR'

Soruşturma faslının uzatıldığı ve prosedürün uygulanışında sıkıntı yaşandığını söyleyen Lütfiye Ünlü, " Yaklaşık üç hafta önce ifademi alacaklardı. Dün aradım Emniyet Müdürlüğünü, ne zaman tamamlanacağını sordum. ‘Size geri döneriz' dediler ama hala bir ses seda yok. Bu iş uzadıkça, sorunlar artacak."


2013 CİNAYETLERİ

2013 yılının ilk üç ayında 72 kadın öldürüldü. Kadınlardan beşi devletin koruması altındaydı.

24 KADIN KORUMA ALTINDA ÖLDÜRÜLDÜ

Türkiye'de 8 bin 908 kadın devlet koruması altında yaşam mücadelesi veriyor. Ancak kadınlar yine de öldürülmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl, öldürülen 210 kadından 24'ü devlet koruması altındaydı.

Türkiye'de yaklaşık 10 yıl içinde 4 bini aşkın kadın hayatını kaybederken, Aile ve Sosyal politikalar Bakanlığı'nın hazırladığı son rapora göre 8 bin 908 kadın polis koruması altında yaşamaya çalışıyor. Ancak kadınlar, korunamadığı gibi öldürülmeye de devam ediyor. 2012 yılında 210 kadın katledilirken, kadınların 24'ü devlet koruması altındayken öldürüldü. Koruma altındayken öldürülenlerin yüzde 37,5'i ise kadın sığınma evlerinde yaşıyordu.

Yine hazırlanan raporlara göre öldürülen 210 kadının yüzde 39,4'ü bıçaklanarak, 32,2'si kurşunlanarak, 8,9'u boğularak, yüzde 4'ü darp edilerek ve yüzde 1,7'si ise cinsel şiddet uygulanarak öldürüldü. Katil zanlılarının sadece yüzde 17'si tutuklu yargılanıyor.


TANIDIKLARI ERKEKLER ÖLDÜRDÜ

Kadınların öldürülme nedenleri ise genel hatlarıyla; namus, boşanma, ayrılma, ilişkiyi reddetme ve kıskançlık. Kadın hakları örgütlerinin hazırladıkları raporlar ise çok çarpıcı bilgiler içeriyor. 2008-2011 arasında yapılan araştırmaya göre kadınların yüzde 88'i tanıdıkları erkekler tarafından öldürüldü. Yıllar geçtikçe bu sayı yüzde 100'e ulaştı.

SEMRA TATLIPINAR / yurtgazetesi

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…