'Türk'ün gücü' videosu insanlık utancıdır'

20 Eylül 2017
'Türk'ün gücü' videosu insanlık utancıdır'

HDP Şırnak Milletvekilleri sosyal medyada dolaşıma sokulan yeni görüntüler için ortak bir açıklama yayınladı.

HDP Şırnak Milletvekilleri Aycan İrmez, Faysal Sarıyıldız, Ferhat Encü, Leyla Birlik 'Sokağa çıkma yasakları adı altında başlatılan katliam, yıkım, yağma ve talan harekâtı toplumsal hafızada yeni travmalar yaratmıştır' dedikleri açıklamada şunlara yer verdiler:

7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra tek başına iktidar olma vasfını yitiren AKP ve Erdoğan iktidarı, yaşadığı meşruiyet krizini, milliyetçi ve ırkçı histeriyi besleyerek ve Kürt coğrafyasını yerle bir ederek kamufle etmeye çalıştı. TSK bünyesindeki paramiliter unsurlar ve kontra güçlerle Kürt coğrafyasında sivil yerleşim alanları yakılıp yıkıldı, yüz binlerce insan evsiz kaldı, binlerce insan hayatını kaybetti. Aylarca süren abluka ve sokağa çıkma yasaklarında ağır insan hakları ihlalleri yaşandı. Uluslararası kuruluşlar ve Birleşmiş Milletler’in (BM) raporlarına da yansıyan bu ihlaller, dün sosyal medyada dolaşıma sokulan yeni görüntülerle tekrar gözler önüne serildi.

Sokağa çıkma yasakları adı altında başlatılan katliam, yıkım, yağma ve talan harekâtı toplumsal hafızada yeni travmalar yaratmıştır. TSK ve bünyesindeki güçlerin Kürt coğrafyasında giriştikleri bu yıkım harekâtından en fazla etkilenen kentlerden biri de Şırnak’tır. Şırnak sadece 2015 yılında değil, aynı zamanda 1990’larda da benzer askeri operasyonlar sonucu yakılıp yıkılmış, sivil ölümlerin ve faili meçhul cinayetlerin yoğun olarak işlendiği bir kenttir. 12 mahallesi bulunan Şırnak kent merkezinin 8 mahallesi önce tank ve toplarla yakılmış, yıkılmış devlet gözetiminde yağmalanmış, talan edilmiştir. AKP’nin ve Erdoğan’ın Türkiye’yi getirdiği nokta, şehirlerin tank ve toplarla yok edildiği ve bunun iftiharla sunulduğu bir noktadır.

Irkçı histerinin ve faşizmin marşlarıyla, Şırnak’ın yerle bir edilişinin şanlı bir marifet gibi sunulmasının; acziyetin ve mağlubiyetin göstergesi olduğu açıktır. Kürt coğrafyasında meşruiyetini ve mevcudiyetini kaybeden Erdoğan ve AKP Hükümeti, savaş hukukunu ve evrensel insan hakları ilkelerini çiğneyerek uluslararası meşruiyetini de yitirmiştir. Şırnak’ta devlet güçlerince çekildiği anlaşılan bu görüntüler, Türkiye sınırları içinde değil de barbarlıkla işgal edilmiş ve zorla elde tutulan bir işgal coğrafyasını hatırlatan görüntüleri andırmaktadır.

Şırnak başta olmak üzere, Kürt coğrafyasında ağır yaşam hakları ihlallerinin ve sivil yerleşim yerlerinin yerle bir edilmesinin müsebbiplerinden bunun hesabı hukuk ve tarih önünde mutlaka sorulacaktır.

HDP Şırnak Milletvekilleri sosyal medyada dolaşıma sokulan yeni görüntüler için ortak bir açıklama yayınladı.

HDP Şırnak Milletvekilleri Aycan İrmez, Faysal Sarıyıldız, Ferhat Encü, Leyla Birlik 'Sokağa çıkma yasakları adı altında başlatılan katliam, yıkım, yağma ve talan harekâtı toplumsal hafızada yeni travmalar yaratmıştır' dedikleri açıklamada şunlara yer verdiler:

7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra tek başına iktidar olma vasfını yitiren AKP ve Erdoğan iktidarı, yaşadığı meşruiyet krizini, milliyetçi ve ırkçı histeriyi besleyerek ve Kürt coğrafyasını yerle bir ederek kamufle etmeye çalıştı. TSK bünyesindeki paramiliter unsurlar ve kontra güçlerle Kürt coğrafyasında sivil yerleşim alanları yakılıp yıkıldı, yüz binlerce insan evsiz kaldı, binlerce insan hayatını kaybetti. Aylarca süren abluka ve sokağa çıkma yasaklarında ağır insan hakları ihlalleri yaşandı. Uluslararası kuruluşlar ve Birleşmiş Milletler’in (BM) raporlarına da yansıyan bu ihlaller, dün sosyal medyada dolaşıma sokulan yeni görüntülerle tekrar gözler önüne serildi.

Sokağa çıkma yasakları adı altında başlatılan katliam, yıkım, yağma ve talan harekâtı toplumsal hafızada yeni travmalar yaratmıştır. TSK ve bünyesindeki güçlerin Kürt coğrafyasında giriştikleri bu yıkım harekâtından en fazla etkilenen kentlerden biri de Şırnak’tır. Şırnak sadece 2015 yılında değil, aynı zamanda 1990’larda da benzer askeri operasyonlar sonucu yakılıp yıkılmış, sivil ölümlerin ve faili meçhul cinayetlerin yoğun olarak işlendiği bir kenttir. 12 mahallesi bulunan Şırnak kent merkezinin 8 mahallesi önce tank ve toplarla yakılmış, yıkılmış devlet gözetiminde yağmalanmış, talan edilmiştir. AKP’nin ve Erdoğan’ın Türkiye’yi getirdiği nokta, şehirlerin tank ve toplarla yok edildiği ve bunun iftiharla sunulduğu bir noktadır.

Şırnak kent merkezindeki yıkımda “Türk’ün gücü” şeklinde gururla sunulan bu görüntüler, ırkçılık ve faşizmin görüntüleridir. Başka örneklerini sömürgeci rejimlerde gördüğümüz bu görüntüler, bugün AKP Hükümetinin, Erdoğan’ın ve TSK’nin Kürtlerle ilgili politikalarının kristalize olmuş halidir. Kürt toplumuna ve Kürt coğrafyasına dönük bu yıkıcı politikaların Türkiye’yi çektiği şiddet girdabı; bu yıkımın faillerinin de sonunu getirecektir. Tarih ve yakın geçmiş bunu gösteren ve tasdik eden örneklerle doludur.

Irkçı histerinin ve faşizmin marşlarıyla, Şırnak’ın yerle bir edilişinin şanlı bir marifet gibi sunulmasının; acziyetin ve mağlubiyetin göstergesi olduğu açıktır. Kürt coğrafyasında meşruiyetini ve mevcudiyetini kaybeden Erdoğan ve AKP Hükümeti, savaş hukukunu ve evrensel insan hakları ilkelerini çiğneyerek uluslararası meşruiyetini de yitirmiştir. Şırnak’ta devlet güçlerince çekildiği anlaşılan bu görüntüler, Türkiye sınırları içinde değil de barbarlıkla işgal edilmiş ve zorla elde tutulan bir işgal coğrafyasını hatırlatan görüntüleri andırmaktadır.

Şırnak başta olmak üzere, Kürt coğrafyasında ağır yaşam hakları ihlallerinin ve sivil yerleşim yerlerinin yerle bir edilmesinin müsebbiplerinden bunun hesabı hukuk ve tarih önünde mutlaka sorulacaktır.

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…